Mimarlar Odası, Uşak Belediyesi’nin Hukuksuzluklarına İsyan Etti!

Kentin mimari yapısı ile ilgili geçtiğimiz günlerde çekincelerini paylaşan Uşak Mimarlar Odası Başkanı Avni Özgencil ve Yönetim Kurulu üyeleri; Uşak Belediye’sinin hukuksuz uygulamalarını ve mahkeme kararına rağmen Menzil Cemaati’nin yurt inşaatının devam etmesine göz yumulmasını eleştiren açıklamalarda bulundu.

Özgencil açıklamalarında şu ifadelere yer verdi:

Uyarı ve Önerilerimize Rağmen Çarpık Kentleşme Halen Devam Etmekte!

Yıllardır Uşak Kentinin acilen bütüncül bir plana gereksinimi olduğunu belirttik, yerel yönetimlerin kamu ve toplum yararını, kentsel kimlik, doğal ve kültürel değerlere saygılı ve çağdaş-bilimsel anlamda planlama yaklaşımını esas alması gerektiğini söyledik. Geçmişteki ve şimdiki Yerel yönetimler tarafından haklısınız dendiği halde bugüne kadar sağlıklı bir girişimde bulunulmadığından kısmi mevzi Uygulama imar planları ile çarpık kentleşme devam etmekte ve ileride Uşak kentinin içinden çıkamayacağı sorunlar her geçen gün artarak birikmektedir.

Bakan Eroğlu da Hastane Yanından Geçen Dereyi Atladıklarını İtiraf Etti!

Son günlerde kamuoyuna yansıyan açıklamalardan biride; Orman ve Köy İşleri Bakanı Sayın Veysel Eroğlu'nun 07.Ekim de Uşak'ta yaptığı açılışlar sırasında  Kentsel Dönüşüm inşaatlarından ve Dokuz sele çayından bahsederken Hastane 'nin yanından dere geçtiğini atladıklarını, yanlış yaptıklarını beyan etmesidir. Bu açıklama yıllardır bu konuda kamuoyunu aydınlatmaya çalışan Mimarlar Odasının haklılığını bir kez daha ortaya koymuştur. Tüm uyarılarımıza rağmen Hastane alanının yanındaki parsellerin yapılaşma emsali 1 olduğu halde Bakanlık isteği doğrultusunda Uşak Belediye Meclisi almış olduğu bir kararla yapılaşma oranını 2 kattan fazla artırarak Emsali 2.25 e çıkarmıştır. Mimarlar Odası bu konudaki çekincelerini yasal yollardan aramaktadır.

Mahkemenin Yürütmeyi Durdurma Kararına Rağmen Menzil Cemaati’nin Yurt İnşaatına Ruhsat Verdiler!

Dikilitaş mah. 4851 ada, 6 nolu parselde Belediye Meclisinin almış olduğu yapılaşmayı artıran kararına istinaden Mimarlar Odası olarak açılan davaya Manisa Bölge İdare Mahkemesinin 27.10.2015 tarihinde Uşak Belediyesi aleyhine vermiş olduğu Hukuksal gerekçelere dayanan ders niteliğindeki YÜRÜTMEYİ DURDURMA kararına rağmen kaçak olarak devam eden inşaatın yapımı halen devam etmektedir. Acilen inşaatın durdurulması konusunda herhangi bir işlem yapılmadığı gibi birde tüm Hukuk tanımazlıkla durdurma kararının aksine bahse konu kaçak yapıya , Mahkeme kararının tebliğinden 16 gün sonra Uşak Belediyesi tarafından 27 Kasım 2015 tarihinde İnşaat Ruhsatı kesilmiştir. Konu ile ilgili olarak Mimarlar Odasının Belediye Başkanlığına verdiği dilekçeye karşı zorunlu olduğu halde yanıt verme inceliği bile göstermeyen Uşak Belediyesinin bu tavrı " biz kimseyi tanımayız zihniyetinin ve Hukuk değerlerine saygısızlığın en açık göstergesi değilmidir ?" Ayrıca bahse konu inşaatın yapı ruhsatında, inşaata ilişkin projeleri yapan isimler arasında Ak Partili yönetici ve Belediye Meclisi üyelerinin bulunduğu da gözlerden kaçmadı.

Üniversite Etrafında Bir Alan İçin, Siyasilerin de İçinde Bulunduğu Gruba Özel Emsal Artırımı Yapıldı!

Yine çok önemli olan başka bir konu ise, Uşak Belediye Başkanı Nurullah Cahan'ın; Ekim ayı Uşak Belediye Meclisi toplantısında, Uşak Üniversitesi’ne yakın bir noktada 2 bin kişilik yurt yapılması için imar değişikliğinin onaylandığını belirten açıklamasındaki "bizim isteğimiz yurt yapacak girişimci sayısının artması. Yurt yapmak isteyen yatırımcılara, Uşak Belediyesi olarak gerekli kolaylığı sağlayacağız," beyanı üzerine bu konudaki Mimarlar Odasının görüşlerini de Sayın Uşak Halkı ve kamuoyuyla paylaşmak istemekteyiz. Açıklamada Uşak Üniversitesindeki öğrencilerin acil Yurt ihtiyacı olması nedeniyle imar değişikliği yapıldığı belirtilmektedir. Öğrenci sayısının son yıllarda 2-3 kat artıran YÖK ve Rektörlüğün Kredi ve Yurtlar Kurumu ile beraber çalışarak önceden planlama yapmadan ve  bu önlemi almadan, kendi hatalarının sonucunda, Uşak kentinin İmar planları ile oynanmasını istemelerini sorgulamalıyız. Uşak Belediye Meclisinin Yasalara aykırı ve Şehircilik İlke ve Prensiplerine uymayan kişiye özel yapılaşma şartlarını (Emsali) 2.25 olarak aldığı karar geri dönülemeyecek sonuçlar doğuracaktır. Bu karar Kentimize büyük  zarar veren, yasalara aykırı bir karardır. Uşak Üniversitesinin yapılaşma oranı (Emsali) 1.20 iken, kişiye özel olarak 2 katına yakın yapılaşma oranı verilmesi kabul edilemez bir karardır. Siyasi kimliği olanlarında bu konuya müdahil olduğunu görmek olayın  boyutunun ve tehlikesinin büyüklüğünü hepimize göstermektedir.

Uşak Halkının Kullanımına Açık Olması Gereken Alanlar Neden Tokiye Devrediliyor?

Eski Devlet ve SSK Hastanesinin arsalarının TOKİ ye devri ile bu alanlarda yapılaşma için yapılacak her türlü girişime Mimarlar Odası tarafından şiddetle karşı çıkılacağını da büyük bir önemle tekrar hatırlatmak isteriz. Adalet Sarayı Adalet Bakanlığı, Emniyet Müdürlüğü binası İçişleri Bakanlığı bütçesinden karşılanırken Devlet Hastanesine Sağlık Bakanlığı bütçe vermezde ,Uşak halkının kullanımına açık olması  gereken alanlar neden TOKİ ye verilir. Bunu anlamak mümkün değildir.  Bir yetkilinin bunu açıklamasını beklemek Kentte yaşayan bizlerin en doğal hakkıdır. Yanlış bir bölgede yapılaşmaya gidilerek yapılan Kamu binalarının Uşak kentine getirdiği ulaşım , planlama hataları haklılığımızı bir kere daha kanıtlamıştır.

Belediyenin Kent İçi Ulaşım Projelerine Maalesef Acı İle Gülümsüyoruz!

Son günlerde kamuoyunda konuşulan bir konuda kent içi ulaşımın değiştirilmesidir. Uşak Kent İçi Ulaşım Planı olmadan noktasal çözümlerle bir yere ulaşılamayacağı yapılan düzenlemelerle ortaya çıkmışken, noktasal çözümlerin geçici çözümler üreteceğini, Otogar kavşağında yapılacak geçit düzenlemesinin diğer noktalarda çözümsüzlük getireceğini belirterek, bir kaç sene sonra "haklı olduğumuzu, biz söylemiştik" demek  istemiyoruz. Marka şehir diye yola çıkanların Yüzlerce Mimarın emek verdiği Türkiye Mimarlık ortamında ses getiren Yarışma sonucu elde edilen Otogar projesini ve Belediye Hizmet Binasını bütçe bahanesi ile  uygulamayanların 10.000.000 TL nin çok üzerinde bedelle mal olacak battı-çıktı projesini yapmak istemeleri de bizleri acı ile gülümseten bir düşüncedir.