Adana Enver Kurttepeli Anadolu Lisesi Öğretmeni Özlem Yılmaz Kocası Vedat Yılmaz Maket Bıçağıyla Eşinin Boğazını Kesti. Bıçaklama dan Montuyla Korundu.

 ADANA'da görev yaptığı okulun önünde, boşanma aşamasında olduğu 3 yıllık eşi 46 yaşındaki Vedat Yılmaz'ın bıçaklı saldırısından yaralı olarak kurtulan 44 yaşındaki öğretmen Özlem Yılmaz, darbelerden üzerindeki montu başına çekerek kurtulduğunu söyledi. 20 yıla kadar hapsi istenen tutuklu sanık Yılmaz ise eşinin boğuşma sırasında yaralandığını iddia etti. 

Türk Dili ve Edebiyatı öğretmeni Özlem Yılmaz, 14 Şubat'ta Kocaeli'nin Gebze İlçesi'ndeki okulundan tayinle Adana'ya geldi. Özlem Yılmaz, 22 Şubat sabahı yeni okulu Enver Kurttepeli Anadolu Lisesi'ne giderken, geçimsizlik nedeniyle boşanma davası açtığı eşi Vedat Yılmaz tarafından yolu kesildi. Vedat Yılmaz, okul önünde bir süre yaşadıkları tartışmanın ardından üzerindeki maket bıçağını çekip, eşinin boğazını kesti. Tesadüfen olay yerinden geçen kadın bir doktorun zamanında müdahalesi ve 112 sağlık ekiplerini yönlendirmesiyle hastaneye götürülen Özlem Yılmaz, ölümden şans eseri kurtuldu. 

Olayın ardından çıkarıldığı nöbetçi mahkeme tarafından tutuklanan Vedat Yılmaz hakkında, 'eşi öldürmeye teşebbüs' suçundan dava açıldı. Sanık hakkında ağırlaştırılmış ömür boyu hapis cezası istendi.

"AMACIM ÖLDÜRMEK DEĞİLDİ"
5'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde yargılanmasına başlanan sanık Vedat Yılmaz, hakkındaki suçlamayı kabul etmedi. Amacının öldürmek olmadığını belirten Yılmaz, "Ben 13 bin 500 lira olan paramı istedim. Olay günü de bana bankaya yaptığı kredi başvurusunun onaylanmadığını söyledi. Ben de beni oyalama dedim. Bu esnada bana hareket ederek elini çantasını attı. Benden kilolu olduğundan dolayı gücüm yetmedi için cebimden maket bıçağını çıkardım. Üzerine atladım. Boğuşma esnasında yaralandı. Yaralanınca elini çantasından çekti. Ben de elimdeki bıçağı yere atarak polislerin gelmesini bekledim. İstesem kaçabilirdim. İstesem öldürebilirdim. Ama benim amacım öldürmek değildi" dedi. 

"ÖĞRENCİLERİM DE ŞAŞIRDI"
Yüzündeki, boynundaki ve elindeki yara izlerini gösterip "Bu izler yüzünden dışarı çıkamaz oldum" diyerek ağlayan Özlem Yılmaz, boşanma davaları devam eden sanıktan şikayetçi olduğunu söyledi. Olay anını anlatırken konuşmakta güçlük çeken Yılmaz, "Ogün okulda nöbetçiydim. Erken gittim. Okulun önünde otobüsten indiğimde hiç bir şey söylemeden montumun yakasından tuttu. Özlem bile demedi. Benimle birlikte otobüsten inen öğrencilerim vardı. Onlar da ne olduğunu anlayamadı. Ben yapma dedikçe bıçağı salladı. Önce boynumdan, sonra yüzümden yaralandım. Bu esnada yere düştüm. Yüzüme ve boynuma daha fazla darbe gelmesin diye montumu başıma çektim. O andan sonra da elimden yaralandı. Parmaklarımın birisi sakat kaldı" dedi. 

"BERESİYLE TAMPON YAPTILAR"
Kendisini olay yerinden tesadüfen geçen polislerin kurtarıp, yine tesadüfen geçmekte olan kadın doktorun ilk müdahaleyi yaptığını belirten Yılmaz, "Sanığın başındaki bereyle yarama tampon yaptılar. Ayrıca bizim evliliğimiz süresince hiç bir zaman 13 bin 500 liramız olmadı. Benim maaşımla geçindik. Ayrıca sürekli beni 'Senin kafanı koparacağım' diyerek tehdit ediyordu. Beni tehdit ettiği için biri Gebze'de biri de Adana'da olmak üzere 2 ayrı dava devam ediyor" diye konuştu. 

Mahkeme heyeti, olayı gördüğü iddia edilen öğrenciler, olaya müdahale eden polis ve doktorun tanık olarak dinlenmesine karar vererek duruşmayı erteledi.