Ülkenin geleceğini akıl, bilim ve sanatın değil, dogma, hurafe ve inançların belirleyeceği bir toplumsal yapının oluşumuna zemin oluşturan 4+4+4 düzenlemesinin; eğitim sisteminin, eğitim ve bilim çalışanlarının karşı karşıya kaldığı sorunları bugün içinden çıkılamaz hale getirdiğini belirten Eğitim İş Uşak Şube Başkanı Ercan Uzun, sert açıklamalarda bulundu.
Milli Eğitim Bakanlığı’nın, eğitimi niteliksizliğe, düzensizliğe ve kaosa sürükleyerek çocukların geleceği ile oynamaya devam ettiğini ifade eden Uzun, MEB tarafından son dönemde yapılan bazı değişiklikler ve uygulamalarla binlerce okul yöneticileri, yüz binlerce öğrenci ve velisinin mağdur edildiğini söyledi.
Müdür ve Müdür Yardımcılarının Kıyımı Gerçekleşmiştir
Uzun, açıklamasında; “MEB Kanunu ve çıkarılan yönetmelikle, AKP zihniyetinde olmayan müdür ve müdür yardımcıların kıyımını gerçekleştirmiş, hukuksuz uygulamalarına bir yenisini daha eklemiştir.On binlerce yöneticinin görevinden alınması okulların açılması ile birlikte kaos yaşanmasına neden olacak, kariyer ve liyakat gözetmeksizin yapılan görevlendirmeler okullarımızda iş barışını bozacak ve eğitimin niteliğini daha da düşürecektir.Sadece siyasal anlayışla atanan bu yöneticilerin, çalışma ortamında, diğer anlayışlara karşı tutumu işyerlerinde çalışma ortamını bozacaktır. Bu anlayışla atanan yöneticilere öğretmenlerimiz ve eğitim çalışanlarımız makamın gerektirdiği saygınlığı nasıl gösterecektir?” ifadelerine yer verdi.
Kamusal eğitime ve okullara yeterli bütçe ayrılması ile ilgili talepler gündeme geldiğinde "kaynak yok" bahanesini ileri süren siyasi iktidarın adeta halkla alay ettiğini dile getiren Uzun, özel okullara kaynak aktaran bakanlığın, devlet okullarına üvey evlat muamelesi yaparak kaynak aktarmamakta ve okul müdürlerini, velilerden para toplama cambazı yapmakta olduğunu söyledi.
Bakanlık, Herkesi Mağdur Etmiştir
Milli Eğitim Bakanlığı’nın ikili eğitim sistemini getirerek yüz binlerce çocuk ve veliyi bir kez daha mağdur etmeyi başardığını söyleyen Uzun; “Çocukların bedensel ve zihinsel gelişimlerini sağlıklı biçimde sürdürebilecekleri bir ortam olması nedeniyle okulöncesi eğitimin yarım gün değil, tam gün olarak yapılması gerekmektedir” dedi.
Uzun, TEOG yerleştirmeleri sürecinde göz göre göre yapılan yanlışlar sonucunda çok sayıda öğrencinin belki de hiç gitmek istemeyeceği bir lise türüne otomatik olarak yerleştirildiğine tepki göstererek; “40 bin öğrenci zorunlu olarak imam hatiplere, 94 bin öğrenci meslek liselerine, binlerce öğrenci evlerinden çok uzaktaki okullara kaydedilmiştir. Bakanlık her ne kadar bu öğrenciler için nakil hakkı tanımış olsa da nakiller tıkanmış, okulların açılmasına sayılı günler kala yüz binlerce öğrencinin pazartesi sabahı hangi liseye gideceği hala belli olmamıştır. Başka okul açılmaması nedeniyle zorunlu olarak İHL'ye gitmek zorunda kalacaklardır. MEB, velilerin ve öğrencilerin bireysel tercihlerine saygı duymak yerine, öğrencilerle ilgili bütün kararları tek başına alarak dayatmada bulunmaktadır. Bakanlık, öğrencilerin ilgi ve yetenekleri doğrultusunda istedikleri okulda okuma koşullarını sağlamak için çalışmak yerine, öğrencilerin hangi okula gideceğini, hangi dersleri seçeceğini bile bizzat kendisi belirlemek istemekte, hiçbir şeye itiraz etmeyen, "itaatkar" nesiller yetiştirmeyi hedeflemektedir” şeklinde konuştu.
2014-2015 eğitim öğretim yılı başında okullarda yaşanan sorunlara değinen Uzun, sorun olarak şunları sıraladı:
- Okulöncesi eğitimde olması gereken 72 ay öncesi çocukların hala ilkokula kayıtlarının yapılması, bu durumdaki öğrencilerin tüm eğitim yaşantısını olumsuz etkileyecektir.
- Okullarda fiziki altyapı ve donanım eksiklikleri sürmekte, bu durum başta kalabalık sınıflar olmak üzere çeşitli sorunları beraberinde getirmektedir.
- Okul dönüşümleri sırasında fiziki olarak en donanımlı okullar imam hatipe dönüştürülmüş, binlerce öğrenci mağdur edilmiştir.
- Eğitimde 4+4+4 dayatması ile birlikte, zorunlu din derslerine ek olarak, din içerikli seçmeli derslerin fiilen "zorunlu seçmeli" hale getirilmesi, bu yıl seçmeli derslerin puanla değerlendirilecek olması, öğrenciler üzerindeki seçmeli ders baskısının bu öğretim yılında da süreceğini göstermektedir.
- Bakanlık, ortaöğretimde uzaktan gelip giden öğrencilerin pansiyon sorununu çözmeyerek onları ya açık liseye mahkum etmiş ya da eğitim dışına itmiştir.
- Yönetici atamalarında yeniden getirilen sözlü sınav üzerinden belirlenen eğitim yöneticilerinin yandaş sendika üyelerine verilen sözlü notlar üzerinden "siyasi atama" yoluyla belirlenmesi, eğitimde siyasi kadrolaşma girişimlerinin arttığını göstermektedir.
- Son olarak çıkarılan Torba Yasayla, aday öğretmenlerin asaleten atanması için sözlü sınava tabi tutulacak olması, tıpkı yönetici atamalarında olduğu gibi öğretmen atamalarında da siyasi referansların dikkate alınacağının göstergesidir. Yönetici görevlendirmelerinde tam bir kıyım gerçekleştiren Bakanlık, kendi ideolojik hedefleri ve yandaş sendikanın istekleri doğrultusunda kendi öğretmen sınıfını yaratacaktır.
- Öğretmen açıkları sorunu devam etmekte, acil ihtiyaç olmasına rağmen 400 bin civarında ataması yapılmayan öğretmen işsizliğe mahkum edilmektedir. 40 bin öğretmen atanacak olması okullardaki 140 bin öğretmen açığını karşılamaktan çok uzaktır. Açık yine ücretli öğretmenlerle kapatılmaya çalışılacak, dolayısıyla eğitimin kalitesi düşecektir.
Uzun, eğitimin, insan yetiştirme ve ülkenin geleceğini şekillendirme işi olduğuna dikkat çekerek; “Eğitim temel bir insan hakkıdır. 12 yıllık AKP iktidarı bilimsel ve parasız eğitimi tasfiye etmekte, adım adım gerici ve ticarileştirilmiş bir eğitim sistemini yaratma çabası içindedir. Bu yüzden eğitim öğretim büyük kaos içine girmiştir” dedi.
Eğitim-İş olarak bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da eğitimin ve eğitim çalışanlarının sorunlarının takipçisi olacaklarını, haksızlığa uğrayan tüm eğitim çalışanlarının yanında olacaklarını bir kez daha altını çizen Eğitim İş Uşak Şube Başkanı Ercan Uzun, tüm eğitim çalışanlarının ve öğrencilerin yeni eğitim - öğretim yılını kutlayarak, yeni eğitim-öğretim yılının ülkemize ve ulusumuza güzellikler getirmesini temenni etti.
Ercan Uzun: Eğitim Öğretim Büyük Kaos İçinde!
Eğitim İş Uşak Şube Başkanı Ercan Uzun, 2014 – 2014 eğitim öğretim yılının büyük bir yangınla başladığını, yangının giderek büyüdüğünü ve yananın aslında milletin geleceği olduğunu söyledi.
15 Eylül 2014 Pazartesi 20:46
uşak haber merkezi yetkilisine; üniversitede eğitim 8 eylülde başlamasına rağmen yeterli derslik olmadığından öğrenciler evlerine yurtlarına gidiyorlar lütfen araştırın