Bildiğiniz üzere seçim öncesi bütün partilerde adayların belirlenmesi için bir takvim belirlendi ve partiler aday adayı süreci adını verdikleri bu süreçlerde aday adayları arasından aday belirledi ve o adaylardan liste oluşturup ysk'ya halka arz etti. Tabi aday adaylığı sürecinde yaşanan adaletsizlikler sebebiyle Ak Parti ve iyi parti il başkanları ağır eleştiriler almıştı kendi parti tabanları ve aday adaylarının çevresinde. Keza köşe yazarımız ve gazeteci Erkan Çuhadar iki ayrı yazıyla hem Ak Parti hem de iyi parti il başkanlarına eleştiriler getirmişti aday adayları arasında adil davranmadiklari için ve her iki il başkanı da adil davranmıyoruz demediler ama böyle bir algının olduğunu kabul ederek gerçek olmasada bu algıyla Gazeteci Çuhadarın bu yazıları kaleme aldıklarını dile getirmişlerdi kendi siyasi çevrelerinde. Böyle bir algının oluştuğunu kabul etmeleri bile itiraf niteliğinde idi esasen çünkü bu algı boşuna oluşmamış idi. Nitekim algıdan ibaret olmadığı ve eleştirilerin haklılığı da listelerin ortaya çıkmasiyla beraber hepten tescillenmiş idi.
İyi Partide Gazeteci Çuhadarın yazısında iddia ettiği gibi il başkanınca daha öne çıkartılan ve patlatılan aday bir gelir iken ikinci sıraya koyarak Dalyan Özdemir e de adeta bir siyasi suikast düzenlenmişti iyi parti de ve Özdemirin küskünlüğü ne Gür ne de Obalı'nın umurunda bile olmamıştı. Keza Ak Partide de aday adayı dahi olmayan ama Erkan Çuhadarın yazısında benim yemeyeceğim aşın içinde taş çıksın der gibi davranıyor ve aday adaylarının motivasyonunu aşağı çekerken sürekli kendisine çalışıyor iddiasını doğrularcasına son dakika adı 2. Sıra aday olarak gelen Fahrettin Tuğrul da haksız çıkarmadı kendisine yönelik eleştirileri. Belediye Başkanı Mehmet Çakın, il başkanı Fahrettin Tuğrul ve milletvekili İsmail Güneş'in ortak tezgahı olarak kulislerde lanse edilen listeye de haliyle tepki bir hayli fazla oldu.
Nitekim her iki partide de aday adayları yok denecek kadar az görünüyor faaliyetlerde ve hatta Iyi Partinin ikinci sıra adayı hala ortada yok ve maalesef iyi parti kamuoyuna bir açıklama ihtiyacı bile duymuyor. Partiden ve partiliden uzak bir kaç isimle listeye ismini yazdıklarına bile danışmadan liste belirlersen tabi ki halka izah edemeyeceğin durumlarla karşı karşıya gelip medyaya para dağıtırsın kendin susarken onların da susmasi için. Hali hazırda her iki partinin de medyayı paraya boğduğu ve kim gitse gazeteciyim dese boş çevirmedilleri de biliniyor. Bakalım her seçim bir partide gündeme gelen yönetim partiye gelen seçim yardımlarının bir miktarını iç etmiş ve bütçeyi açıklayamıyor ibra ettiremiyormuş dedikoduları ortalığı çalkalayacak mı?
Haberimize dönersek listelere parti tabanlarının isyan etmesi CHP nin bi hayli işine yaramış görünüyor. Seçimlere birlik görüntüleri ile çıkan ve büyük kalabalıklarla sahaya inen CHP halkta karşılık bulmuş olacak ki nerdeyse herkes Uşakta Chp6nin birinci parti çıkacağına emin. Keza yapılan bütün anketlerde CHP birinci parti.
Türkiyenin güvenilir gazetecileri arasında en başlardaki yerini hep koruyan duayen gazeteci ve Sözcü gazetesi köse yazarı Saygı Öztürk de dünkü köşe yazısında bunu doğrular nitelikte anket ve abal8s sonuçları paylaştı. Yanı CHP sadece birinci parti olmakla kalmıyor üçüncü partiyi ikiye katlayacak oyu da alabiliyor Öztürk 'ün dayandırdığı araştırma ve anket çalışmalarına göre.
Aklın yolu bir. Sen aday adayı olmayan,üstüne üstlük Uşak 'li dahi olmayanı aday göster sonra oy bekle. Oy verirsem namerdim. Cumhurbaşkanı adayım REİS ama Milletvekili için oyum maalesef CHP. Bunu siz böyle istediniz. BEN DELİYİM AMA BENİ SİZ DELİRTTİNİZ.