Eski takipçilerimizin hatırlayacağı üzere geçtiğimiz yerel seçimlerde (2014) şehrin sevilen simalarından Dr. Dalyan Özdemir ismi o dönem yapılan CHP Genel Merkezinin yaptırdığı anketlerin tümünde, parti ya da isim ayırt etmeksizin belediye başkanı olarak görülmek istenen isim olarak çıkınca aday olacağı konuşulmuştu. Dalyan Özdemir'in adaylığına kesin gözü ile bakılıyordu. Zira CHP Genel Merkezi açık istihbarat, anketlerde Dalyan Özdemir'in isminin çok öne çıktığını ilan etmiş ve dönemin İl Başkanı Bülent Horasan ve Merkez İlçe Başkanı Filiz Bilen'de keza Dalyan beyin adaylığı için Genel Merkeze olumlu referans verdiklerini kabul etmişlerdi. Ancak ne olduysa Pensilivanya'dan estiği zannedilen bir rüzgar birden dikkatleri Dalyan Özdemir'in üzerinden çekti. Ali Erdoğan'ın CHP'den aday yapılacağı konuşulmaya başlandı ve Dalyan Özdemir açısından kendisini belediye başkanlığına götüren o siyasi seyir kesilmişti. Çünkü herkes o dönem zaten bağımsız belediye başkanı olan Ali Erdoğan'ın aday olacağından korkup otobüslerce insan dönemin CHP Uşak Milletvekili Dilek Yılmaz ve yine eski il başkanlarından Esat Beylerce ve ayrıca dönemin aday adayları arasındaki şimdiki CHP1. Sıra Milletvekili adayı Ali Karaoba'nın öncülüğü ve gayretleri ile Ankara yolunu tuttu. Nihayet Ali Erdoğan'ın CHP'den aday yapılma utancını yaşatmadılar şehre ve buna engel oldular. Lakin Dalyan Özdemir artık Ali Erdoğan taraftarlarının çıkardığı dedikodulardan ve ayak oyunarından sıkılmıştı ve motivasyonunu kaybetmişti. Nitekim sürecin sonunda Genel Merkez havlu atarcasına Bülent Yazgan'ı aday yapıvermişti.
Kaderin cilvesi bu sefer iki ismin yani Ali Erdoğan ile Dalyan Özdemir'in yollarını yıllar sonra bu sefer İyi Partide kesiştirdi. Ali Erdoğan zaten fetövari siyaset mühendislikleri ile İyi Partiyi uzun zamandır ele geçirmeye çalışıyor ve bildiğiniz gibi kendisi bir türlü Uşak Belediyesinden el çekmek istemiyor ve bir şekilde şehir siyasetinde algıda etkili olmak istiyor ve çoğu kez başarmak üzere de oluyor. İyi Partiye bireysel olarak çöküş ve kendini aday diye dayatma şansı kalmadı tabii ki Uşak Haber Merkezi imtiyaz sahibi de olan Gazeteci Erkan Çuhadar'ın ifşaatları ve paylaşımları ile. Ancak birbirlerine sağdıç dedikleri bilinen ve çok yakın ilişkilerinin halen sürdüğünü saklamayan Muhammet Gür üzerinden kendi Genel Merkez bağlantılarını kullanarak ki Ali Erdoğan'ın Koray Aydınla çok yakın olduğu herkesçe bilinir, netice de kavga başka isimler ve bağlantılar üzerinden uzun süredir devam ediyordu diyebiliriz.
Tam bu kavganın ortasında milletvekili seçimi geldi ve Muhammet Gür aday olmak zorunda kaldı zira başka düzgün aday konuşulmuyordu ve Genel Merkezde Partinin kadın ve gençlik kolları da Dalyan Özdemir'e ilgili idi ve Milletvekilliği adaylığı fırsatının teslim edilmesi onlara göre bahse konu bile edilemezdi. Nitekim o riski almadılar ve Muhammet Gür aday adaylığını ilan etti. ve yine siyaset mühendisliği ile bir biçimde kendini 1. Sıra adayı olarak dayattı. Elbette yapabilir siyaset bu partililer kabul ederse bize ne? Ama madem MJuhammet Gür birinci sıra da yer alacak o zaman Dalyan bey listeye hiç konmamalıydı. Ama işi garantiye almak ve maddi yükü azaltmak bakımından ve Dalyan beyin Banaz'da baş hekimlik yapması ve yıllarca Uşak'ta doktorluk yapması sebebi ile Banaz'daki saygınlığı, köylerdeki tanınmışlığını ve şehrin elit kesimindeki popülaritesini kullanabilmek bakımından Dalyan bey motor aday olarak çok uygun bir isimdi ve sanılıyordu ki onlara göre liste açıklanınca Dalyan bey arından boyun bükecek ve beat edecek.
Tabii aynı şekilde Dalyan Özdemir'n 1 olduğu bir listede de ikincinin Muhammet Gür olması pek uygun düşmeyebilir, ikinci üçüncü sıraya da razı olacak isimler pekala o liste de Dalyan Özdemir yerine konumlandırılabilirdi ve biz bunları konuşuyor olmazdık belki de. Keza işittiğimize göre Dalyan bey bunu açıkça Genel Merkeze demiş beni ya 1. Sıraya yazın yada listeye almayın şeklinde ki aklın yolu bir olması gereken de bu. Dalyan Özdemir'in siyasi prestij ve itibarına süikast girişimi gibi bir liste açıklaması olduğu kanaati genel olarak hakim. Bildiğiniz üzere Dalyan Özdemir çalışmama kararı aldı seçimlerde çünkü ayak oyunları ve siyaset mühendislikleri ile kendini aday diye dayatan Muhammet Gür'le çalışılamayacağının da yorucu bir psikolojik savaşa maruz kalacağını anlamış olacak. Tabi kırgınlık Dalyan Özdemir'le sınırlı da değil esasen aday adaylarının neredeyse hepsi kırgınlık ifade ediyor. Kendini aday adayı ilan eder etmez Muhammet Gür için aday olduğunu da açıklayabilecek kadar kendisi ile ve düştüğü durumla barışık üçüncü sıra adayı bile isyanda esasen. Keza sosyal medya hesabı üzerinden de bir şeyler yazmıştı sonra kaldırdı üçüncü sıra adayı Tolga Pirinçci.
Şimdi geliyoruz günümüze. Dalyan Özdemir'in ve Tolga Pirinçci'nin gücenmesi Muhammet Gür'ün umurunda bile olmadı ve o partiliyi tek başına da olsa ardına düşüp sahaya inmeye zorladı. Peki oldu mu? İyi Partililere sorarsanız olmadı. Gür'den beklenen bu gücenikliği bir biçimde gidermek ve sahaya üç vekil adayı ve 7 aday adayı ile bütün yönetimle hatta küskünlerin kazanılabilir durumda olanlarını da gönülleyip yanına getirerek Neşe Yılmaz'ı ve Ali Kurt'u da gönülleyip yanıbaşında isteyerek olgunca kırgınlıkları gidermesi ve sahaya gümbür gümbür inip 10 kişi ile değil de yüz araçlık konvoyla köy köy gezmesi idi. Ama o kendi sığ dünyasında takılmayı ve herkesi enayi yerine koymaya devam etmeyi seçti.
Hayda bunu da yaptınız size motor aday olmayı kabul etmedi kullanamadınız diye insanları kırdınız yetmedi aleyhlerinde konuşup suçlandırdınız bu da yetmedi şimdi bu fotoğraf olacak iş mi? Aceleniz ne? Bekleyin bakalım tekrar tekrar deneyin hatırlı insanlar koyun devreye gerekirse Genel Başkan Akşener girsin ve çözüm bulunsun. Ama yok amaç siyasi rakibini küçük düşürüp onun sinir uçları ile oynayarak yanlış yapmasını sağlayıp suçlandırmak. Manşetten verdiğimiz resim İyi Partinin kurumsal facebook sayfasında yayımlandı. Yani fotomontaj yapmadık iki adayla çıkar gibi fotoğraf paylaşmak da nedir? Diğer adayın yerine fotomontaj ile Genel Başkanın resmini eklemek de nedir? Tabi sadıcının güttüğü insanlar kılavuzu karga olanın misali böyle büyük hatalara düşebiliyor siyasette ile de hırsları gözlerini bulayınca. Bu arada tabii ki manşetimiz dikkat çekmek ve farkındalık yaratmak içindi. Elbette şu ana dek adaylıktan çekilen de yok dolayısıyla liste değişikliği de bahse konu değil. Ancak İyi Parti çevrelerinde Gür'e adaylıktan çekilmesi yönünde bir telkinin Genel Merkezden iletilebileceği yönünde. Peki İyi Partide şimdi ne olacak? Bu krizi bizzat Genel Başkan Meral Akşener'den başka hiç kimse çözemez bize göre ve bu şartlarda İyi Partinin milletvekili çıkarması için de Muhammet Gür'ün sakinleştirilerek aklı selime davet edilmesi yaşadığı güç zehirlenmesi ve harislikten arınıp kırdığı insanların gönlünü almasının sağlanması ya da Gür'ün İyi Partide siyaset yapmasının önlenmesi lazım. Aslında Ali Erdoğan'ın etkisindeki herkesin siyasetten soyutlanması lazım Uşak siyaseti o zaman nefes alır bu da Uşak Haber Merkezi ekibi olarak bizim siyasete tavsiyemiz. Ali Erdoğan klavuzunuz da destekçiniz de olmasın kendini herkesi kırarken bulursunuz ki Ali Erdoğan'ın da herkesi kırdığı ve sonunda Fetö suçlaması ile cezaevinde yattığı ve yargılandığı biliniyor.
Gerçekten cok guzel bi analiz siyasi havayı en iyi teneffüs eden site umarım bi an önce yanlıstan dönülur olması gereken kanaatimce 11 ay sonra yapilacak secimlerde Muhammet beyin belediye baskanı adayı olmasi