3 Yaşında olan ve iki buçuk yaşlarında iken kendisine Otizm teşhisi konan küçük Ramazan, bir özel anaokulu (kreşten) ailesinin isteği üzerine destek ve hizmet almaya başladı. Kreşe gelip gitmeye başladıktan kısa bir süre sonra anne küçük Ramazan'ın sırtında bazı kızarıklık ve morarmalar tespit ediyor. Darp izi olduğunu anlayınca da tabi yanına eşini de alarak; doğru, çocuğunu bıraktığı kreşin yolunu tutuyor. Kreşe gidip çocuğunda darp izleri gördüğünü belirtiyor. Kurumun yetkilileri ise çocuktaki darp izlerini bir kaç gün önce tespit ettiklerini ve ellerinde fotoğraflar olduğunu söyleyerek anneyi kendi çocuğu olan Ramazan'ı darp etmekle suçlayıp sen böyle yaparsan asıl ben o çocuğu senin elinden alacağım şeklinde tehdit edince anne baba önce 155'i arıyor ve ardından da şikayette bulunmak üzere Adli Mercilerin yolunu tutuyor.
Burada biraz izah gerekti galiba konuyu açalım. Anne darp izlerini farketmeden bir gün önce ana okulu öğretmenlerinden birisi darp izlerini tespit edip Anaokulunun kurucusu ve halen müdürü olan Hanımefendiye Whatsap aracılığı ile yolluyor ve kurum iddiaya göre o anda tutanak tutuyor ve fakat bahse konu tutanaktan ve darp izinden ne aileyi haberdar ediyorlar ne de Milli Eğitimi yada Sosyal Hizmetler Müdürlüğünü. Tabii ki belki de işleyiş ve prosedürün gereği budur ama anne bu durum da hepten şüphe de kalıyor. Siz madem bu morlukları gördünüz dün beni neden haberdar etmediniz yada polise veya ilgili kurumlara neden haber vermediniz. Fotoğrafını çekip kendi aranızda tutanak tutana kadar çocuğun velilerini veya Devletin yetkililerini aramak neden aklınıza gelmedi? Sorusuna yanıt bulamadığı gibi kurum yetkilisinden ben o çocuğu senin elinden alacağım gibi bir açıklama duyunca yıkılıyor.
Tabii ki konuyla ilgili Adli ve İdari soruşturma açılıyor ve halen Polis ve Savcılık Kovuşturma aşamasında. Kamera kayıtlarının darp raporlarının incelenmesi, ifadelerin alınması derken süreç hızla ilerliyor elbette ve elbette henüz Adalet kararını vermemişken kimseyi suçlu çıkarma gibi bir lüksümüz olamaz. Keza esasen darp olayının meydana geldiği iddia edilen kurum da böyle bir darp olayının meydana gelip gelmediği bile henüz netleşmiş değil doğrusu. Ancak Kurumun sosyal medya üzerinden ve kendi imkanlarını kullanarak aile hakkında olumsuz yargı oluşturmaya çalışması ve de yine kurumun sanki soruşturma tamamlanmış da aklanmışlar gibi bir algı yaratmaya çalışması da aileyi rahatsız ettiği için Uşak Haber Merkezinden sesini duyurmak üzere destek istedi biz de kendilerine bu desteği sağlamak üzere aşağıda yayımladığımız röportajı çekerek bu haberi hazırladık ve gerek yetkililerin ve gerekse de Uşak kamuoyunun ve takipçilerimizin dikkatine sunduk. Kurum yetkililerinin cevap haklarını da kullandırmak konusunda asla imtina göstermeyeceğimizi de belirterek haberimizi sonlandırıyoruz.