Nurullah Çavuşoğlu'nun bahse konu paylaşımı;
"Daha bugün Ülkü Ocakları Eski Başkanlarından bir kardeşim bu hakkımı teslim etti sağ olsun ziyaretim ve sohbetimiz esnasında. Bizi bilen bilir en öne çıkan iki özelliğimiz güvenilir ve Atatürk'çü insanlar oluşumuzdur. Bizimle konuşan bizi uyarmaya gerek bile duymaz of the record olanı da kendimiz biliriz açıktan söylenmesini isteneni de keza. 14 yılı devirdik aşağı yukarı gazetecilik de ki siyasete etkimiz 99'dan beri hep olagelmiştir dem dem şehir siyaseti ve yerel seçim bağlamında. 1999 Seçimlerinde hem Erhan Akçay'ın nezdinde itibar görürdük hem de Ali Erdoğan ve MHP nezdinde. Hatta herkes Ali Erdoğan'a oy vereceğimi ya da verdiğimi düşünmüştü ama ben Erhan Akçay'a yani Doğruyol Partisine oy vermiştim ve Erhan Akçay'ın en yakınında seçim çalışmalarına iştirak etmiştim o sene, keza 2004 Seçimlerinde de herkes bilir ki Ali Erdoğan adayı idi MHP'nin ve bütün ziyaretlere birlikte katılmıştık seçim satı mahalli boyunca ben ve ekibim nezaret etmiştik Ali Erdoğan'a iki iki buçuk aylık seçim sathı mahalli boyunca hep beraber idik o dönem ve MHP'ye oy da vermiştim ki Türkeş Rahmetli vefat edesiye hep verdim oyumu MHP'ye.
2009'da etkimiz oldu desek yalan olur ama Haydar Baş Hocam rahmetliye VEFA borcunu ödedik adaysız kalmıştı partisi ve Metin Narin'in adaylık şartı benim kendisinin yanında durma ve başka adaylarla görüşmemem şeklinde idi biz de kabul etmiştik. Kaldı ki Muhammet Gür ile yola çıkan Ali Erdoğan'ın da Mesut Apaydın ya da CHP adayının da bize dönüp baktığı da yoktu o tarihte doğrusu ki biz zaten yolumuzu temsil noktasında Deri Mühendisi arkadaşımız ve uzun yıllardır görüşmesek de kardeşimiz Metin Narin'le çizmiştik çaresiz. Ama 2014 Seçimlerinde artık medya gücümüzle de etki etmiş olduk şehir siyasetine ki Nurullah Cahan'ın aday olmasında ve seçilmesindeki etkimiz de bütün şehrin malumudur. 14 Yıllık gazeteciliğimizin sonunda kimse yalan haber yaptınız diyemez kimse kendinizi kullandırdınız da diyemez veya çaldınız çalana bile bile göz yumdunuz da diyemez ki kanunsuz işe zaten oldum olası pek bulaşmayız kavga dövüş dışında bilinir. İlaveten hatırlatayım dipnot olsun Cahan hatasına ilişkin adeta mecbur edildiğimiz görünsün diye. 2014 Seçimlerini bizimle görüşüp anlaştığının ertesi günü Hazim Sesli ile fotoğraf veren Alpay Özgür ve CHP'nin adayı Bülent Yazgan'ın bize karşı takındığı anlamsız tutum da hediye etmişti esasen Cahan'a...
Hata imiş bazıları kabul ediyorum ayrı bir konu ama o günün şartında gücümüzün yettiği kadar iyi olsun diye mücadele ettik ki ne Ali Erdoğan'dan ne Cahan'dan ya da başka bir siyasetçiden kendimiz için bir şey istemedik seçildiği takdirde ve dürüstlük adına söz istedik ve hatta şehre nasıl daha iyi hizmet edilebileceğini de söyledik dilimiz döndüğünce ama bizi dinlemediler maalesef. Maalesef TOKİ Bakanlığı şehir siyasetini bizim etkimizden çalmaya hep güç yetirdi ve maalesef TOKİ Bakanlığı şehri bu saçma sapan hale getirdi. Tabakhanenin yerine büyük bir milli park ve doğal hayvanat bahçesi oteller ve dinlenme tesisleri eğlence ve dinlence mekanları hayal edin ve TOKİ'nin belediyeleri de kullanarak şehre nasıl kötülük ettiğini görün. Kaldı ki hep hata da değil siyasete kazandırıp yararlı olan omurgalı duruşunu bozmayan iradesini liderine yada şeyhine hepten ipotek etmeyen ve sevilen çok insanda var. Bahse konu insan olunca yanılabiliyor insan. Hala derim insan sarraflığı diye bir olgunluk derecesi varsa da ben de ondan çok uzağım. İnsan yanlış insanlara şans yada fırsat tanımış olabiliyor bazen kendi dünyasında ama olsun istediği gibi olmayabiliyor sonuç. Zaten bu yüzden Allah niyetlerden mesul kılıyor amelden ziyade ve yargıladığında da evvela niyetleri aşikar eyliyor.
Neyse konuya dönelim 1999 yılından beri dem dem siyasetin vitrinin de bulunmuş ve her siyasi parti de çevresi oluşmuş kabul görmüş ve şehrin en çok okunan gazetecilerinden birisi olarak hala yaşattığımız GÜVEN duygusuyla tanınıyor ve anılıyor olmak son derece onur verici ki inanın yüzleşemeyeceğim hiç hatam yok siyasal hayatımda ki özel hayatımda da çok azdır pek yüzleşmek istemiyorum diyebileceğim eksik ya da kusurum. Tabii ki kuluz netice de ve hatamız say say bitmez ayrı konu ama yüzleşemeyeceğim kadar büyük hata işlemedim çocukluktan edindiğim ölçüleri sürekli ilave ölçüler edinerek ve bırakmadan yaşadım yaşattım kendi dünyam da. Bakın bakalım partilerin içine kim varsa kendi partisinde itibar gören ve itibara layık bizimle arkadaştır veya arkadaş gibidir. Çünkü hak edene hak ettiği itibarı ve izzeti de biz gösterdik gösteriyoruz. Keza bu sayede bütün siyasi partilerden takipçilerimiz hayli vardır takipçilerimizin de çoğu sever gıyaben.
Hiç tanımadığımız insanlar da selam verir takipte olduğunu söyler çarşıya her indiğimiz de ve hak ettiğimiz izzet ve itibarı esnafımız da işletmecileri de şehrin fazlasıyla verir sağolsunlar ve hangi partiye gitsek ayakta karşılayacak tanışlarımız ve arkadaşlarımız vardır yönetici kimliğinde ve biz halkın sevdiğine itibar ederiz o bize pek etmese de ve kalleşlik görsek de kalleşliği kendimize mubah görmeyiz. Keza yakıştıramayız da zaten Mertler Şahını hepimize İmam seçen Allahı dinleyip İmam Aliyi kendine mevla ve önder seçip yaşam felsefesini dünyaya bakışını kendine rehber etmiş bir Müslüman Türk olarak. Siyasetin veya medyanın vitrinin de olup da güvenilir kalan çok az insan kaldı biri de bizmişiz çok şükür ve çok şükür dürüstlüğümüzden sonra Atatürk'çü oluşumuz çok öndeymiş ne güzel? Evet katıksız Atatürk'çü ve katıksız bir Türk Milliyetçisi olarak ve uzun yıllardır şehrin en dürüst en çok okunan gazetecilerinden birisi olarak söylüyorum ben kim kuruluş felsefesine dönüyoruz derse kim Kuvvai Milliye ruhunu devreye koymalıyız derse ben pazarlıksız beklentisiz ve var gücümle onların yanında dururum. Bir bölücü sözde operacının şahsında Emperyalizmin elini öpenler deseydi ki kuruluş felsefesine döneceğiz onları da alkışlar çağırırlarsa da yanlarında dururduk.
İyi Parti bu bağlamda son günlerde üst üste bana göre çok olumlu siyasi hamleler yaptı kısa vadede bir miktar kaybettirmekle beraber uzun vade de kazandıracak doğru ve yerinde hamleler yaptı Sayın Akşener'in nezdinde. Geçmişin hataları ile yüzleşme ve bedelini ödeme pahasına korkmadan cesur yürekli bir biçimde üzerine yürüdü Sayın Akşener algıları yöneterek AKP'nin iktidar ömrünü uzatanlara ve muhalefetin elini AKP'ye karşı güçsüzleştiren siyaset dizayncılarına karşı. Elbette beklenen kadar ve belki de beklenenden fazla üzmüş olabilir bu yüzleşme ve dolayısıyla istifa yada ihraç süreçleri Sayın Akşener ve İyi Partili samimi insanları ama uzun vade de ben eminim İyi Partinin kazanan olacağına ve pek de karışmadan süreci takip ediyordum Sayın Akşener ve çevresindeki ÜÇÜNCÜ BİR YOL açalım diyen kadroları kendi çağımda cesaretlendirmeye çalışıyor ve kendi çapımda destekliyordum. Taa ki İyi Parti'nin bütün Türk Milletinde ve bizler de saygınlığı bulunan Ayşe Sucu Hanımefendinin kendi açımdan işaret fişeği niteliğindeki bu twitini görene dek. Twiti okuyunca dua ettim Ayşe Sucu hanımefendiye hatta yorum da atarak teşekkür ettim Kuruluş felsefesini İyi Parti de yaşatabilirsiniz ey Kuvvacılar gelin size kapılarımız açık anlamına gelen o çok özel ve şahsım açısından objesel twit paylaşımını.
Her kim ki Kuruluş Felsefesini dile getiriyor geçmişte ne yaşandığına ya da hangi hatalara bulaşıldığına bakmaksızın kardeşimdir ve Kuruluş felsefesine uygun siyaset ürettiği sürece de bu değişmez artık her konuda aynı düşünce ya da fikir de olmamız gerekmiyor. Tabii sözde derin devletle anlaşarak sözde bütün siyasi partileri dizayna kalkışan Ayşe Sucu hanımefendinin bu paylaşımına ne der acaba? Sorusunun yanıtını da yaşayıp göreceğiz. Zira kuruluş felsefesi ve kuvvai milliye gibi söylemler kimi çevrelerini hayli rahatsız ediyor ve bu söylemleri gündem edecekse zaten İYİ Partililer çok daha cesur çıkışlar sergilemek sorunda kalmayı göze almalılar. Ben şahsen hazırım yıllardır zaten fetö gibi çok tehlikeli bir terör örgütünün hedefinde yaşayan bir gazeteci olarak. Cesareti olan Kuruluş Felsefesine dönelim desin ve bunun için mücadele etsin zira İyi Partinin Genel Başkan Yardımcısı Ayşe Sucu Hanımefendinin de buyurduğu gibi tek KURTLUŞ KURULUŞTA ve biz kim bu kurtuluşa yönelirse biz de kurtuluşumuz için ona yöneliriz ve birlik için her türlü fedakarlığa da katlanabiliriz ve hiç bir şeyi onur izzet meselesi etmeyiz. Zira kuruluş ayarlarına dönelim diyenlerin meselesi artık memlekettir ve mesele memleketse gerisi teferruattır. Kutluyorum İyi Partililer bu dik duruşları için ve Ayşe Sucu hanımefendi ye de çok teşekkür ediyorum bu cesur paylaşımı için ki kolay değil bu devride kuruluş ayarları demek Atatürk demek ki CHP'de yasaklı gibi kelimeler hatta vesselam..."
Ayşe Sucu'nun Bahse Konu Tviti;