Bildiğiniz üzere son günlerde ard arda Öztan Hastanesi mağdurlarına mikrofon uzattık. Peki nasıl böyle denk geldi de üstüste Öztan mağdurlarının haberini yapmak durumunda kaldık? Başından anlatalım Bildiğiniz üzere İyi Parti eski kadın politikaları başkanı Meltem Aksoy bir süredir Uşak Haber Merkezi ekibi ile ister istemez bir kader birlikteliğine girdi ve adeta hem ekibimizden hem ailemizden insanlar haline dönüştüler ailecek. Dolayısıyla Meltem Aksoy'un ablası Uşak Haber Merkezi ekibinin tümünün de ablası olmuştu bütün ekiple ayrı ayrı arkadaşlıklar da kurmuştu neticede. Gülkan Hanımın başına bu işlerin geldiğini önceden haber aldık nitekim daha önce de devreye girdik ve bir miktar hatalarının farkında olduklarını belirtir davranış sergilemişlerdi ancak finalde anlaıldı ki haber yapmaktan başka çare bırakmamıştı Öztan hastanesi yönetiminin ve doktoru Altan Acar bey. Biz de mecburen Afyon'a gittik ve tedavisi devam ettiği esnada Gülkan Gülşen hanımefendiyi yani ablamızı yayına aldık ve videoyu on binler izledi. Yüzlerce insan beğendi paylaştı onlarca yorum aldı sosyal medya da. Tam tabiri ile bizim ropörtaj haber patladı gitti ve nerdeyse bütün Uşak duydu Gülkan ablanın başına gelenleri ve bütün Uşak üzüldü.
Bir de tabi bütün Uşak'tan Dr. Altan Acar vb. doktorların mağdurları bizim sesimizi de duyurun diyerek bizimle temasa geçtiler hemen. Biz de tabi mecburen takipçilerimizin bu isteğini kırmayarak bir ikinci video yapmak zorunda kaldık ve Uşak Haber Merkezinin ayrıca imtiyaz sahibi de olan köşe yazarı Erkan Çuhadar'da konuyu gündem de etti ve çıkış reçetesinin adaletin işlemesi olduğunun altını çizdi. Elbette ki ne Öztan Hastanesi ne de Dr. Altan Acar beyi tanımıyoruz. Ancak dün mesela Yüzüncü Yıl Parkının eşsiz hizmeti eşliğinde o püfür püfür gölgesinde yine hiç keyif alamadan dinlediğim bir sohbet gerçekleşti. Yine bir Altan Acar mağduru Öztan Hastanesi mağduru ve hiç değilse sesini ve mağduriyetini duyurup başka kişilerin aynı tuzaklara düşmemeleri ve kendilerini denek gibi kullandırmamaları için mücadele veren samimi bir aile ile oturdum. Anlattıkları inanın bana dram gibi ama yaşamış çekmiş insanlar bu acıları ve bu acıları dinlemek bile çok zorken biz kaleme dökmeye mecbur ediliyoruz düşünün.
Şimdi o insanları dinledik mecburen, dinlediklerimizi yazmasak mesela? Ne düşünür o insanlar hakkımızda? Kesin para aldı o da sustu demezler mi bizi tanımıyorlarsa yeterince? Yıllardır takipçimiz olan bilir bizim kamuyu ilgilendiren bilgiyi ranta dökmeyeceğimizi ve çekinmeden kamuoyu ile paylaşacağımızı ama herkes aynı dikkatle takip etmiyorki. Mesela neydi sizin sayfa takip edeyim diyor giriyor vay ben zaten sizi takipteymişim ya diyor takipçimiz de var. Yazılarımızın hepsini okumuş olan ve bizi zaten yakından tanıyanlar kadar seven takipçi ile de karşılaşabiliyoruz. Hem Peygamberimiz (sav) Ne buyuruyor? Zandan uzak durun zanna meydan verecek fiilden de zan etmekten de kaçının. Gerçi zan etmek zorunda kalırsanız hüsni zan edin de diyor ama herkes için ölçü olmayabiliyor tabi Peygamberlerin ölçüsü. Hüsni zan eden de olur tabi ama süi zan edenin vebaline ortak olmuş oluyorum duyduğumu aktarmayarak. Hasbelkader dinlediğim mağdurun kalbine tercüman olmama suçunu işlersem ahirette de işim zor olabilir. Madem gazeteci idin ve dinledin o insanları neden duyduğunu kamuoyuna aktarmadın? Diye sorsa yarın huzuru mahşer de ne diyeceğiz?
Netice içinden çıkamayacağın sırrı tutma derler ben bu işin içinden çıkamam bu yazımda değinemesem bir dahakinde değinirim o konuya da. Mağduriyetlerini dilediğim aile gurbetçi ve Altan Acar'ın yanlış iğne tedavisi sebebiyle sakat kalma riski ile karşı karşıya kalmış ve Dr. Altan Acarın bariz hatasını başka bir doktordan dinlemiş. Diğer bütün mağdurlarına da yaşattığı küçümsemeyi haline şükret diyerek küsthalık etmeyi bu mağdurlarında da hiç es geçmemiş. Diğer bütün mağdurlarına finalde uyguladığı o kötü mumaleyi bu aileye de maalesef göstermiş malum doktorumuz. Neyse ben detaylı başka bir haber de yazıda aktararım size Ahmet Köktai ağabeyimin ve eşi hanımefendinin bana aktardığı dramı. Gerçi atlatmışlar çok şükür cıvıl cıvıllar torun seviyorlar. Ama Altan Acar'a da hastane yetkililerine de beddua ediyorlar sözü açıldı mı? Yetiştiririm Allahın izniyle o insanların sesini duyurma işini de ileride.
Ben hatta yazıyı çok uzatmadan toparlayıp bitireyim. Öztan Hastanesi ile ilgili üstüste haber girilmiş olmasının sebebi budur olaylar geliştikçe bizi mecbur etmiştir. Yoksa kurumsal olarak Öztalnla yada kişisel olarak Altan Acar beyle hiç bir alıp veremediğimiz olamaz.. Ne Hastane sahibini tanırım ne bahsi geçen doktoru. Samimi insanların şikayetini dile getirmekten ibarettir varsa şayet kabahatimiz. Mağdurun sesine halkın kulak vermesini sağlamak Adliyeyi de işini yapmaya zorlamak da suç olmasa gerek.
Keza adamlar yani hastane yönetimi ve doktor haberi yalanlamıyor bizden bir şikayeti olan da yok ama doktora adli idari bir yaptırım da gözükmüyor. İnsan inanamıyor tepkisizliklerine bütün Uşak'ın izlediği bir video var sonuçta yani bütün Uşak'ın gördüğü bu mağduriyet bu mağdurlardan özür de dileyerek giderilmezse yuıh bize. Bi Adliyeyi ikna edemeyeceksek soruşturma açmaya ve gereğini yapıp şikayetçilerin kanunlar çerçevesinde hakkını aramasına yardım edemeyeceksek bırakalım gidelim Uşak Haber Merkezini dedik ve yazdık ortaya bu çıktı.Meselemiz meram anlaştırmak meselemiz kendimizi ifade etmek bahane veren yok ki biz de o bahane ile iki kelam edelim.
Biz de olası zanları kendimizce tespit edip önlemek amaçlı bir yazı hazırlamış gibi oluyoruz veya aslında bütün Uşak halkı adına arzuhal budur efendim diyoruz. Milyonlarca mağdur var ülkemizde aslında sığınmacılar da mağdur yurt sahipleri de. Mekkedekiler Medineye göçtüğünde Medine zaten Medineydi, Medeniyet şehriydi. Sofrasından doymadan kalkan hiç kimse yoktu Medinede hatta belki zekat kabul eden kimse bulmakta zorlanılırdı. Ensar Muhacir'i el güçlü iken ağırladı Ensar zengin idi. Biz de Ensar olalım tamam da böyle bir plan olsa bizi zengin kılardı Allah ayrıca bu sığınmacılar ile ortak davamız ve inancımız olurdu. Hiç biri olmadığı gibi ciddi bir kültür uyuşmazlığı da var işte belli. Evet bu insanların denizi Suriye Türkiye onlar için olsa olsa bir akvaryum sığınmacıları balık kabul edersek. O kadar çok mağdur var ki aramızda aslına bakarsanız herkesten fazla mağdur Uşak Haber Merkezi ekibi var. Bize sıra da gelmiyor bizim izzetimiz de müsade etmiyor şikayetlenmeye. Demem o ki millet Öztan Hastanesinin sahibi de olsan Uşak Haber Merkezinin köşe yazarı da olsan milletvekili de olsan dikkat et çevremizde mağdur oluşmasına müsade etmeyelim. İşlerimizi ehil olan insanlara teslim edelim...
Çooook memnunuz