Her gün yüzlerce kişi yolda yürürken bir trafik kazasının veya işte çalışırken bir iş kazasının mağduru olmaktadır. Bu mağdurların bazıları maalesef hayatını kaybederken bazıları ise sakat kalmaktadır. İşte bu noktada tazminat hukukundan doğan sorumluluklar gündeme gelmektedir. Biz de bu konuyu tazminat hukuku alanındaki çalışmaları ile ön plana çıkan Kurt Hukuk Bürosu kurucusu Bursa Avukat İbrahim Yasin KURT’a sorduk.
Avukat İbrahim Yasin KURT, konuya başlamadan önce ilk olarak haksız fiil kavramını anlamak gerektiğini ifade etti: “Haksız fiil, hukuk kurallarına aykırı bir şekilde diğer bir kişinin malvarlığı veya şahıs varlığında zarar meydana gelmesine neden olan eylemdir. Bir haksız fiilden bahsedilebilmesi için zarara sebep olan fiilin öncelikle hukuka aykırı olması gerekir. Hukuka aykırı fiil maddi ya da manevi bir zarara neden olmalıdır. Zarara sebep olan kişi fiilinden dolayı kusurlu olmalı ve zararla zarara yol açan fiil arasında neden sonuç ilişkisi olarak da ifade edilebilecek bir illiyet bağı bulunmalıdır.
Borçlar Kanunu’nun 49 ve devamı maddeleri haksız fiil sorumluluğunu düzenlemiştir. Buna göre; kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür. Zarar gören, zararını ve zarar verenin kusurunu ispat yükü altındadır.
Ölüm hâlinde uğranılan zararlar özellikle şunlardır:
1. Cenaze giderleri
2. Ölüm hemen gerçekleşmemişse tedavi giderleri ile çalışma gücünün azalmasından ya da yitirilmesinden doğan kayıplar
3. Ölenin desteğinden yoksun kalan kişilerin bu sebeple uğradıkları kayıplar
Bunun yanında bedensel zararlar ise özellikle şunlardır:
1. Tedavi giderleri
2. Kazanç kaybı
3. Çalışma gücünün azalmasından ya da yitirilmesinden doğan kayıplar
4. Ekonomik geleceğin sarsılmasından doğan kayıplar
Yukarıda yer alan zararlar mağdurun haksız fiil nedeniyle yaşadığı maddi zararlara ilişkindir. Bunun yanında mağdur aynı eylem nedeniyle manevi yönden de zarara uğramıştır. Hâkim, bir kimsenin bedensel bütünlüğünün zedelenmesi durumunda, olayın özelliklerini göz önünde tutarak, zarar görene uygun bir miktar paranın manevi tazminat olarak ödenmesine karar verebilir. Ağır bedensel zarar veya ölüm hâlinde, zarar görenin veya ölenin yakınlarına da manevi tazminat olarak uygun bir miktar paranın ödenmesine karar verilebilir. Bu alanda hukuki destek için Bursa avukat ekibi ile iletişime geçebilirsiniz.
İstisnai durumlar haricinde, haksız fiilen dolayı maddi ve manevi tazminat davaları; fiil ve failin öğrenilmesinden itibaren 2 yıl, fiil ve fail daha sonra öğrenilse dahi en fazla 10 yıl içerisinde açılmalıdır. Aksi halde zamanaşımı söz konusu olacaktır”.
Detaylı Bilgi: www.kurthukukdanismanlik.com