Çağın gerisinde kalan ve hala ölçüsüz hala çağ dışı yaşayan cahil kitlelerin kendini Arap’a veya başka bir ırka sayıp cehaleti ile yüzleşmesine elbette itirazımız var ve elbette cahil deyip geçmeyerek kah çekişe çekişe kah rıfk ile aydınlanmaya ve çağa uymaya mecbur edeceğiz. Nedir bizim insanlık büyüklerimizin bizim insanımızın zulmünden çektiği? Bakın Allah Aşkına insanlık büyüklerinin ilimcek ve kemalatça ilerde olanlarımızın Allah’a dair sır bilip insanlığa yarar olsun diye konuşanların kiminin sonuna? Firavun; Hz. Musa'nın doğacağını kahinlerinden öğrendi de yüzlerce taze çocuğa kıydı doğar doğmaz Musa olabilir diye. İyi de Kahin firavuna neden söyledi? Siz Kahin olsanız söyler misiniz? Belli mi değil Firavun'un hakka çağıran ve haktan gayrına tapmaktan men edecek cesur ve akil bir insan gelmesini istemeyeceği?
Belki bu kadarını da beklememiştir Kahin belki de Musa'nın doğacağı zamanı söylediğinde o zaman diliminde doğan bütün çocukları öldürteceğini düşünememiştir Firavun'un çünkü gerçekten bu kadarı beklenmez gaddarlığın? Peki ya kız çocuklarını diri diri gömen ve Allah'ın Habibine (sav) düşmanlık etmekte haddi aşıp şeytana bile kaçarken pabucunu ters giydiren yani şeytanın akıl ve cesaret edemeyeceği kadar kötüleşebilen Ebu Cehillerin Ebu Süfyan veya eli kuruyasıca diğerlerinin yani çağının Echel-i Cühelalarının da Firavun'dan Nemrud'tan geri kalır yanı var mı? Sokratesi öldürenler mesela O sadece şeytani sistemin işine gelmeyecekleri susuverse kral gibi yaşatacaklar ki zaten kral gibi yaşar Kralı da takmazmış ya. İnsan susmayacaksan baldıran zehri iç hayatına son ver der mi Sokrates gibi bir değere bir insanlık büyüğü Alime. Yezit örneği yaşattı bize maalesef Arap’lar ki Hüseyin kadar büyük insan bir daha gelmemiş ki kendi devrinin de en büyüğü o hiç kuşkusuz ve sözünü dinleseler onun derdi saltanat sürmek de değil o zaten saltanatı yaşıyor onun derdi zulüm olmasın da ilimle yönetilsin Hak ve halk rızası dahilinde ki halife demeseler de adını hepimiz de buz gibi biliyoruz ki Kerbela günü YOBAZ'lar kendisine ve bütün ailesine yaşama hakkı sunmadıkları ve öldürdükleri gün o yeryüzündeki yegane halife ve imam idi hiç kuşkusuz ve hiç kuşkusuz onun döneminde sadece onun emrine girenler gerçek anlamda müminliğin tadına erebildi.
Bizim de vardır diğer milletler kadar olmasa da arada ilmin ve alimlerin kadrini değerini bilemediğimiz. Pir Sultan Abdal ettik taşladık ilmi gün geldi gün geldi Yunus Emre yaptık dergahtan kovduk. Gün gelip Allah muhafaza ilimler ve sırlar yumağı Cumhuriyetimizi ve kuran iradeyi unutup haşa VEFASIZLIK edebileceğimizi düşünüp Cumhuriyete operasyon çekebildiklerine göre bizim de oluyor cahil zamanımız. Kötüye kötü demekte de kötüyü başımızdan derdest etmekte de üstümüze yoktur Milletçe bu hakkı da teslim almış olalım yazının şahsında. Türk'ten başka hiç bir millet kendi padişahına Yavuz diyemez ve Türk'ten başka hiç bir millete kahveyi yasak etme gereği duymazsın. Türk susmaz haksızlık karşısında ve gücü yetiyorsa eliyle yetmiyorsa diliyle durdurur haksızlığı veya durdurmak için elinden geleni ortaya koyar. Almanlar gibi soykırımlara Fransızlar gibi veya Amerikalılar gibi hiç olmadı Türk Milleti ve arı duru Türklüğünü yaşattı bağrında bu da bir dünya ve Türk Tarihi gerçeği. Tıpkı Türk'ü tarihten çıkarırsanız tarih kalmaz diyen tarihçi büyüklerimiz gibi düşünüyorum çok şükür ve çok şükür onurla ve kıvançla Türklüğümü yaşıyorum kah yapayalnız kah çok kalabalık olmasa da nüfuzlu ve saygın dost grupları ile. Bunu da belirteyim ki Milliyetçilik konusunda rol çalmaya çalışanlar açısından ölçü olsun ve de yazılarımdan hareketle milliyetçiliğimi sorgulamaya gitmesin şehrin çok milliyetçi bazı aktörleri.
Muhammet Gür açısından mesela gerçi o milliyetçiyim demeyi terketti Ali Erdoğan gibi galiba ayrı bir konu. Geçen HDP'lileri bile bile meclise yazmazdık bilsek o kadar da olsa milliyetçiyiz demiş. Bu kadar milliyetçisin işte hiç araştırmadan siyasi düşüncesini veya sosyal medya paylaşımlarını bile gözden geçirme gereği duymadan meclis üyesi adayı yazabilecek ve böyle pişkince bilsem yazmayacak kadar da milliyetçiyiz bizde herhalde deyip güya yüzleşecek kadar milliyetçi. Oysa ortağının Sırrı Sakık’lara hayranlığını hiç gizlemediğini bilmeyen yok kendisi bilmiyormuş gerçi yalanlıyormuş benim ortağım da HDP veya Sakık’lar sempatizanlığı yok diyormuş. Konuya gelelim demeyeceğim çünkü tam olarak da konu bu arkadaşlar Türk Milliyetçisi Arap’a veya başka bir ırka nefret beslemeden de milliyetçiliğini pekala yaşayabilir ki her milletin ama her milletin olmuştur kusuru en kusurlusu Araplar da olabilir. Bize ne geçmişinden biz bu çağa bakalım bundan sonraki tavrına bakalım ve anlaşabiliyor isek anlaşmaya bakalım her anlamda iyi olur kavgadan kim ne kazanmış?
Cumhuriyetin ve Atatürk'ün felsefe ve düşüncelerinden asla taviz vermeyeceğimizi Hukuktan ve demokrasiden vazgeçmeyeceğimizi gördü son bir kaç ayda yaşananlar sayesinde bütün dünya. Ve bütün dünya gördü ki; Türk'e ayar vermeye kalkışılırsa dünya Türkten ayar yer ve Türk bu sefer Aleme Nizamı gerçekten verir, Cumhuriyete ayar vermeye kalkışanlar gördü ki elleri kana bulaştı ve asla kandan kurtulmadı tüfek çatamadıkları gibi Türk'ü de hiç bir savaşın içine sokamadılar çok şükür. Devlet aklı budur dedirten hamleler geliyor üst üste ki bana göre sıra Esad ile barışmakta ve sığınmacı sorununu kökünden çözüp demografik yapımızı da kuruluş ayarlarına getirmekte. Türk'ün 5000 yıllık kadim tarihinden gelen bilgeliği Ehlibeyt İslam’ı ile buluşunca işte Şah Hatayi'ler çıkarır içinden Hacı Bektaşi Veliler çıkartır Emir Sultanlar İbni Sinalar çıkartır. Türk'ün biriktirdiği Devlet tecrübesi ve kültürü kimse aktarmasa ve yaşatmasa Yörükler iner sahaya ve hatırlatır geri gider dağlara. Türk'e çok bulaşırsan bütün dünya kan gölüne döner Türk savaşa girmeden düşmanlarını birbirine kırdırabilecek bir manevra kabiliyetine de sahiptir Allahın izniyle güçlü ordusu ve istihbaratının da sayesinde. Köklü medeniyetin beşiğinde salınıp keyfimize bakacağımıza neredeyse karnımızı doyuramaz hale gelmişiz konuştuğumuz meselelere bakın.
Türk'ün medeniyetinde düsturları belli Türk her zaman Sulhtan yanadır savaşça en mahir Millete ve Devlete sahip olsa da mecbur edilmedikçe de savaşmaz bir sürü örneği var en barizi 2. Dünya Savaşı, en yakını günümüz coğrafyası etrafımız adeta yanıyor ve henüz bize sıçratabilmiş de değiller sıçratabilecek de değiller Allah'ın izniyle. Neydi hepimizin büyüğü Hacı Bektaşi Veli'nin bize salık verdiği düstur dini dili ırkı ne olursa olsun iyiler iyidir ne güzel bir düstur işte? Bu pencereden bakınca kötü de kötüdür. Ebu Süfyan Türk olsa da kötüydü veya çıkmaz ama Türkün içinden de çıksaydı diktatör veya Nemrut kötüydü. Sultan Selim'e kimseye koymadık işte kendimiz Yavuz taktık Padişah da olsa kötüye kötü dedik ve kötülük edeni onaylamadık. Kerbela olayına en çok biz ağladık mesela en fazla kaside ve gazel bizde vardır Kerbela'ya dair ki Aşık Veysel de içinde bütün Aşıklarımız ve Ozanlarımız türküleştirmiş yasını matemini. Hz. Muhammed'e en fazla şiir veya mersiye adı neyse yazan da yine dünya içinde biziz Allahın izniyle Adı Güzel Kendi Güzel Muhammed Allah daha da güzelleştirsin ve daha güzel sena edenler çıksın içimizden daha kadrini bilenler ve daha anlayanlar çıksın içimizde inşallah ve adının Şanını yüceltsin Mevlam.
Bizim Vatan sevgimiz imanımızdandır Türkler olarak ki biz Araplar puta taparken de Allahı bilen ve yalnız Ona tapan bir millettik çok şükür. Gelin görün ki Maveraunnehiri bedeviliğe kaptırdık. Ahmet Yesevi gibi çalışkan ve çalışmaya özendiren büyük alimlerin yerini cahil yobazlara kaptırdık maalesef. Hacı Bektaşi Veli var edemedik içimizde veya var olanın kadrini belki bilmedik. Türk Milliyetçiliği Yobazların matbaayı ecnebi icadı diye Türkiye'ye sokmadığı gibi sırf başka ırktan diye insanlık büyüğüne hürmet izhar etmene mani olmaz ki kendimizden biliyoruz. Asla mantığı aklın ve bilimin ışığını terk etmemiz gerekmeden 7/24 yaşıyoruz milliyetçiliğimizi kendi çapımızda ve asla milliyetçi olmamız bizi ırklara ya da milletlere kalıcı düşman kılmıyor. Ayrılıkta azap var birlikte rahmet yavrum hava gibi su gibi hürriyet nimet yavrum derdi Türk'ü sev isimli bir Türküsünde lütfen sözlerini anlayarak dinleyin hem damarlarınızdaki asil kanı tekrar hissedersiniz. Lütfen oyunlara gelmeyelim Türk Milliyetçiliği hiç kimsenin tekelinde değildir ve Atatürk içimizden çıkmış en büyük Türk Milliyetçisi olarak bu hususta hepimize örnektir. Bakın hala Lozan ve Montrö geçerli ve vazgeçme şansı asla yok dünyanın, vazgeçmeye kalksa kan gölüne dönüyor her yan. Yazım uzadı köşe yazısına döndü gitti ama değdi bence lütfen oyunlara gelmeyelim bu sefer MOSSAD gemi azıya almış saldırıyor. Uzattı deyip gücenmeyin uzun gelmesin hatta okuyun ve düşünün ki hangi cümlesi fazla yazdıklarımızın veya gereksiz ortam bu kadar anlaşılamaz ve mevcut durum ve zemin bu kadar ifade edilmesi güç iken ve lütfen ayık olun ne kendi içimizde kutuplaşalım ne de çevremizdekilerle düşmanlanalım dost kazanalım...