UMPAŞ Genel Kurulu sırasında yaşanan hukuk dışılıklar mahkemeye taşınıyor.

Bildiğiniz üzere geçtiğimiz Pazar günü UMPAŞ Genel Kurulu gerçekleşti. UMPAŞ Yönetim Kurulu Başkanı adayı Erkan Çuhadar ve ekibi Divana verdiği dilekçe ile beraber seçimlere geçilmeden ibra oylamasının yapılması gerektiğini savundu ve Genel Kurul kararıyla öncelikle bütçe ve bilançonun ibrası için oylama gerçekleştirildi. İşin ilginç olanı mevcut yönetim de kendini ibra etmedi ve oy çokluğu ile de değil OY BİRLİĞİ ile mevcut bütçe ibra edilmedi.

Bütçe ile ilgili söz alan Erkan Çuhadar kürsüden Holdingin nasıl bitirildiğini ve batma noktasına getirildiğini yeni yönetimde de yer alan eski yönetim kurulu üyelerinin ve Enver Dağdagül'ün yüzlerine karşı haykırırken yönetim kurulu üyelerinin sessiz kalması ayrıca AFD firmasının sahibi ve eski yönetimi sadece başkanını değiştirerek altına yazmayı bir şekilde başaran yönetim kurulu başkan adayı Davut Kaymaz'ın da Erkan bey doğru söylüyor diyerek konuşmaları doğrulaması gözlerden kaçmadı.

Konuşmaların ardından oylamaya geçilen Genel Kurulda salonun tamamına yakını Erkan Çuhadar'a oy verdi ve zaman zaman Erkan Çuhadar'ın sandığının önünde kuyruklar oluştu. Ancak önceki yönetimlerde de bulunan ve yolsuzluklar da adı geçen büyük hissedarların 3 tanesinin ittifak etmesi ve Enver Dağdagül'ün de oyunu bir şekilde almaları sebebiyle sonuç Davut Kaymaz lehine şekillendi. Erkan Çuhadar ve listesi 2 Milyona yakın oy alırken karşı liste yani seramik fabrikasının mevcut kiracısı AFD'nin sahibi Davut Kaymaz yönetim kurulu başkanı olduğu liste 4 Milyonun üzerinde bir oy alarak seçilmeyi başardı. Mevcut yönetimde bulunan 4 Kişinin 3 Milyona yakın hissesinin olduğu göz önüne alındığında sonuç elbette şaşırtıcı değildi.

Ancak Erkan Çuhadar'ın oluşturduğu kamuoyu baskısı ve hissedarların tepkisi korkutmuş olacak ki mevcut listenin hileye başvurmaktan da geri kalmadıkları gözlemlendi. Divan Başkanının fevri tavırları ve ortamı germeye matuf hareketleri sebebiyle Genel Kurula Müdahale imkanı sınırlandırılan Erkan Çuhadar ve ekibi her şeye bütün engellemelere rağmen Genel Kurula damgasını vurmayı başardı diyebiliriz. Yanısıra Genel Kurulun bitiminde Erkan Çuhadar'ın önceliğin işçi ve mağdur hissedarların alacaklarının ödenmesini şart koşması da katılımcıların takdirini topladı. Zaten yola çıkış sebebini bu şekilde dile getiren seçim kaybetmiş bir insanın daha o anda işçileri düşünüp Onların hakkını verin demesi samimiyetinin de en bariz göstergesi oldu katılımcılar açısından.

Uşak haber Merkezi ekibi olarak bu gün edindiğimiz bilgiye göre de Erkan Çuhadar ve ekibi tespit ettikleri bazı usulsüz oy kullanımları ile benzeri hukuksuzluklar sebebiyle savcılığa bir suç duyurusunda bulunarak Genel Kurulun iptalini ve tekrarını istedi. Savcılık veya mahkemeler ne karar verir bilemiyoruz elbette ama iddialar yenilir yutulur olmadığı gibi UMPAŞ'ın bu insanların elinde kalmasının UMPAŞ'a kötülük olacağını da ortaya koyar nitelikte. Aşağıda dilekçeyi de siz takipçilerimizin dikkatine sunacağız ama özetle tespit edildiğine göre 10'a yakın oy sahte vekalet ile kullanılmış. Hatta bir Genel Kurul üyesi genel kurula geç gelince kendisinin haberi olmaksızın oyunun kullanıldığını öğrenince haklı olarak çıldırdı ve tutanak tutturarak usulsüz oy kullanımını belgelemiş oldu. Yanısıra bir çok hukuksuzluğu da mahkemeye izah eden bazı hissedarların açtığı davanın da takipçisi olacağız kamuoyu adına.

06/02/2022 Pazar tarihinde UMPAŞ Genel Kurulu gerçekleştirildi. Genel Kurul toplantısı için Genel Kurul üyelerine tebligat veya davetiye gönderilmediği gibi adeta Genel Kurul üyelerinden kaçırılan bir Genel Kurul toplantısı gerçekleştirildi. Zaten bilanço ve bütçesi ibra edilmeyen eski yönetimden bazı isimler Yönetim Kurulu Başkanını değiştirerek yollarına devam edebilme fırsat ve imkanı buldular. Bu arada halihazırda yönetim kurulu başkanı olarak holdingi genel kurula götüren Enver Dağdagül yakın çevresine baskı ve yıldırmalar neticesinde oyunu elinden aldıklarını söylüyordu Genel Kurul salonunda ve bunun gibi bir çok hukuksuz iş ve işlem gözümüzün önünde yapılmakta ve Divan Başkanı seçilen kişi sürekli ortamı germeye dönük hareket ettiği için müdahale şansımızı azaltıyordu. Nitekim çokta müdahale etmedik. Sadece ibra oylamasının seçimden önce yapılmasını ve ibra edilmemelerini sağlayabilmiştik.

Ancak Genel Kurul sonrası edindiğimiz bilgiler bizi hukuka başvurmamız ve belki de Genel Kurulun iptaline sebep olabilecek usulsüzlük ve hukuksuzluklardan Adliye Sarayını bilgilendirmemiz gerektiğini düşündürdü. Bu yüzden de bir kaç temsilci seçerek aramızdan UMPAŞ Hissedarları olarak bu dilekçeyi yüce mahkemenize sunma kararı verdik. Tespit ettiğimiz usulsüzlükler şu şekilde: İlişikte sunacağımız tutanakla Genel Kurul sırasında belgelendirdiğimiz bir usulsüzlük ile ismi geçen şahıs (Sucattin Gülcemal) Genel Kurul toplantısına katılmayacağı öngörülerek o gelmeden oyu kullanılmış. Tabi hissedar kendisi gelip ben oy kullanacağım dediğinde divanın kendisine sen oyunu kullanmışsın demesi üzerine usulsüz oy kullanıldığı ortaya çıktı ve biz bunu farkeder etmez tutanak tutturduk. Sahte vekalet ile oy kullanan Ali Keser isimli şahsın aldığı oy pusulası geri alınmadan oy kullanmış aynı zamanda aynı oyu hisse sahibi Sucattin Gülcemal'de oy pusulası alarak oyunu kullanmıştır.  Yine Genel Kurula katılmadığı veya kimseye vekalet vermediği halde yerine oy kullanıldığı ortaya çıkan, ikameti yurt dışında olan ve Genel Kurul günü yurt dışında bulunan Mehmet Döner'de bizlere sözlü beyanında kendisinin ne vekaletten ne de yerine oy kullanıldığından haberdar olmadığını ifade etti. Yani haberi olmaksızın Genel Kurulu kazanan yönetim kurulu başkanının oğlu olduğu bilinen Mahmut Hakan Kaymaz'ca, oyunun kullanıldığını ve bu gerçekleri mahkeme huzurunda da tekrar edebileceğini belirtti. Bunun yanısıra Genel Kurul günü İngiltere'de bulunan İdris Baysal'ın da kimseye vekalet vermediği halde oy kullanmış gözüktüğünü tespit ettik ve Genel Kurul sonrası yine Mehmet Döner gibi telefonla görüştüğümüz İdris Baysal kendisinin adına sahte oy kullanılmış olabileceğini beyan etti. İdris Baysal adına oy verdiği tespit edilen Yaşar Başınhan isimli kişiyi de hiç tanımadığını ve ismini ilk defa duyduğunu ifade etti. Genel Kurul günü Almanya'da bulunan Ahmet Dolmaz adına oy verdiği tespit edilen hem ibra edilmeyen eski yönetimde hem de yeni seçilen yönetimde de bulunan Celaleddin Aslan'ın da vekaleti olmaksızın oy kullanmış olabileceğini Ahmet Dolmaz'ın kimseye böyle bir vekalet vermediği yönünde edindiğimiz bilgileri de takdirlerine sunarız. Yine genel kurul sırasında Almanya'da bulunan A. Hikmet Ars'ın da yaptığımız görüşme de en son 2019 Yılında vekalet verdiğini ve bu genel kurul için kimseye vekalet vermediğini öğrendik. Bununla beraber A. Hikmet Ars'ın da Genel Kurul da oy kullanmış göründüğü tespit edildi. Hikmet Ars'ın yerine Sinan Arslan'ın oy kullandığını ve bu oy verme işleminin de usulsüz olabileceğine kanaat getirilip mahkemenin bilgisine sunma gereği duyduğumuzu belirterek yüce mahkemenin ilgi ve takdirine sunuyoruz.

Ayrıca seçilen yönetim kurulu adaylarının divana sunulan listesinde bulunan isimler adına da sahte imza atıldığı ortadadır. Keza listede olup seçilen o an yurt dışında bulunan Halit Yurtçu, Mehmet Özmen, Cemil Avcı isimlerinin altına atılan imzaların sahte olduğunu tespit için göz kararı bakmak ve mantığa danışmak bile yeterli olabilir.

Bunlar dışında henüz taraflardan teyit ettirememekle beraber nerdeyse emin olduğumuz ve mahkemenize paylaşmaktan imtina etmeyeceğimiz bir çok sahte oy kullanılmış Genel Kurulda. Keza zaten salt sahte oy kullanmaktan sınırlı da değil usulsüzlük ve şaibeler. Zaten mahkeme olarak eski ve sözde yeni yönetimi çağırıp sorgulasanız eminiz bütün gerçekler ortaya patır patır dökülecek ve birbirilerini suçlamaya başlayacaklar. Keza biz eski yönetimin yaptığı bir çok usulsüzlüğü ve Holdingi zarara uğratacak bir çok gayri hukuki işi yerel haber sitelerinden öğrenmiştik. Layıkı vechi ile incelense zaten şu haliyle bu yönetim kuruluna bahse konu holdingin yönetiminin teslim edilmesinin hiçte uygun olmadığı ve bilakis yargılanmaları gerektiği ortaya çıkacaktır. Biz UMPAŞ Hissedarları ve yönetimine talip olanları olarak Adaletimizi bilgilendirme işini yaparak suç duyurusunda bulunduk, mümkünse Genel Kurulun iptali ve tekrarlanmasına karar verilmesi yönünde. Değilse de ortaya koyduğumuz hukuksuzlukların ışığında muhatapların yargılanarak gerekli hukuki müeyyidenin uygulanmasını mahkemenizden arz ve talep ederiz.