Uşak’ta Ermeni Dosyası Açıldı!

Gündemi zaman zaman meşgul eden Ermeni Sorunu Meselesi’nin konu alındığı panel, uzmanların da katılımı ile bugün Atatürk Kültür Merkezi’nde Uşak Barosu’nun düzenlediği toplantı ile gerçekleştirildi.

AMK’de düzenlenen ve Türk Tarih Kurumu Eski Başkanı ve aynı zamanda MHP Kayseri Milletvekili Yusuf Halaçoğlu ile Emekli Büyükelçi Onur Öymen’in konuşmacı olarak katıldığı panele Cumhuriyet Halk Partisi Uşak Milletvekili Dilek Akagün Yılmaz, Uşak Baro Başkanı Baki Kantar, Milliyetçi Hareket Partisi İl Başkanı Hüseyin Karabey, CHP Merkez İlçe Başkanı Filiz Bilen ve vatandaşlar katıldı.

Başkanlığını Uşak Barosu Başkanı Baki Kantar’ın yaptığı panelin açılış konuşmasını da yine Kantar yaptı. Panelde konuşan Türk Tarik Kurumu Eski Başkanı Prof. Dr. Yusuf Halaçoğlu, Ermeni Meselesi’nin tarihi ve yaşanan olaylar hakkında bilgiler verdi. Halaçoğlu, Fatih Sultan Mehmet zamanında patrikhanenin açılarak diğer dinlere ve inançlara saygı duyulduğunu, genel olarak da inançlara saygı duyan bir devlet olarak Ermenilere kin beslemenin ve onları öldürme iddialarının doğruyu yansıtmadığını söyledi. Batı’nın sınıf mücadeleleri altında ezilirken Fatih’in bu yaptığı hareketle derinden sarsıldıklarını ve Batı’ya çağ atlattığını ifade eden Halaçoğlu, Devlet yönetimi anlamında altın noktaya ulaşan tek devletin Osmanlı olduğunu bu anlamda Roma’nın bile önünde olduğunu kaydetti. Böyle bir yapıya sahip olan, diğer inançlara saygılı olan bir devletten Ermenilere karşı düşmanlığın beklenmesinin ve onların Türklerin tarafından kesilmesi iddialarının saçma olduğunu, Türklerin böyle bir katliam yapmadığını söyledi.

Dünya üzerinde önemli bir noktada bulunan Türkiye üzerinde zaman zaman böyle oyunların oynandığını ve diğer devletlerin politik çıkarları için Türkiye’yi kullandığını ifade eden Halaçoğlu, katledildiği iddia edilen 1,5 milyon Ermeni’nin yalan ve saçmalıktan başak bişey olmadığını, bunu belgelerle ortaya koyabileceklerini ve gerekli belgelerle bunun mümkün olmadığının ortaya konulduğunu ancak, anlamak istemeyenlerin bunları kale almadığını söyledi. Durup dururken bazı parlamentoların, Türklerin Ermenileri katlettiği ile ilgili karalar aldığını ancak parlamentoların yargı organı olmadığına dikkat çeken Halaçoğlu, asıl suçluların bunlar olduğunu, Ermenilerin suçlarının ise kendi suçluluklarının üzerini örtmeye çalışmaya çalışmaları olduğunu söyledi.

Halaçoğlu; “Biz cani değiliz. Bu insanlar bıçak kemiğe dayanınca harekete geçecek. Çanakkale gibi bir yeri gezerken altında şehit yattığı bilincini çocuklarımıza hissettirmezsek, bugün olduğu gibi askeri alan içinde bayrağımızı indirirler ve kimsenin sesi bile çıkmaz. Onun için bu bilincin unutturulmaya çalışmasının önüne geçmeli ve bedelini kanımızla ödediğimiz bayrağımızın korunması için gereken tepkiyi verebilmeliyiz” dedi.

Yaptığı araştırmalardan ve yutdışında yaptığı çalışmalar hakkında da bilgiler veren Halaçoğlu, birçok alanda birçok kişiyle tartışma yaptığını ve gerekli mercilere gerekli savunmaların yapılarak Ermeni yalanlarını ortaya çıkardıklarını ve ülke çıkarlarını korumaya ve ülkenin hedef gösterilmesinin önüne geçtiklerini, mücadelelerinin de devam edeceğini ifade ederek konuşmasını sonlandırdı.

Emekli Büyükelçi Onur Öymen ise yine yaşadığı olaylardan ve Ermeni Meselesi’nin siyaset ile ilgili boyutları ile ilgili bilgiler verdiği konuşmasında, bilgiyi paylaşma cesaretinin her kişide olması gerektiğini belirterek günümüzde yaratılmaya çalışılan Türklerin suçlu olduğu imajının önüne geçilmesi ve seslerinin gür çıkması gerektiğini söyledi. Ermeni Meselesi konusunun diğer devletlerin her an kullandığı siyasi bir silah olduğunu ifade eden Öymen, eskiden propaganda olarak kitaplar yazdırıldığını, Almanya için yazılanın kurmaca olduğunun anlatıldığını ancak Türkiye için yazılanın da aynı şekilde kurmaca olduğunun anlatılmadığına ve ifade edilmediğine dikkat çekti. Diğer ülkelerin siyasi emelleri için bu tür bir hikaye uydurduklarını ve zaman zaman bunu bir silah olarak kullandıklarını kaydeden Öymen, Türk halkının haksız suçlamalarla karşı bırakmaya kimsenin hakkı olmadığını birilerinin elbet bir gün hesap vereceğini dile getirdi.

Cumhurbaşkanı Ülke Çıkarları İçin Dik Durmalı

Tarihi bilmek için okumak gerektiğinin altını çizen Öymen, yaklaşan Cumhurbaşkanlığı seçimleri ile ilgili de düşüncelerini ifade etti. Cumhurbaşkanı’nın ülke çıkarları söz konusu olduğunda boyun eğmeyen ve dik durabilen bir yapıda olması gerektiğini ifade eden Öymen, Cumhurbaşkanı’nın birilerinin işine geldiği için değil, icabında mücadele ederek tarihe geçmesi ve gerçekten saygı duyulan birisi olması gerektiğini söyledi.

Yaşadığı olaylar ve çalışmalardan kıssalar anlatarak Ermeni meselesinin ve Türklerin böyle bir soykırım yaptığı iddialarının yalan olduğunu anlatan Öymen, uluslar arası ortamda birçok yerde bu konuyu savunduklarını ve mücadelelerinin de devam edeceğini söyleyerek konuşmasını sonlandırdı.

Panel soru cevap bölümünün ardından yapılan plaket töreni ile sona erdi. Öymen, program çıkışında takipçilerinin aldıkları kitapları imzaladı.

Haber: Vedat Deli  //  Foto: Halil Aslan