CHP'de bildiğiniz üzere üyenin ve seçmenin değişim taleplerine kulak tıkayan CHP Yönetimi bildiğini okumaya devam ederken mevcut şartlarda üyeyi kongreye ve eskileri yeniden seçip makyajvari bir kaç değişiklikle yola devam etmeye razı etmek istiyor. Keza geçtiğimiz gün bir CHP Milletvekili Ali Mahir Başarır'ın partimizin tabanı partimize küsmez biz ne yaparsak yapalım bize oy vermeye devam ederler demesi de parti tabanının ve üyenin parti yöneticilerinin gözünde ne kadar değersiz ve önemsiz hale geldiğini gözler önüne sürer gibi olmadı mı sizce de? Geçtiğimiz gün Gazeteci Nurullah Çavuşoğlu ile telefon da konuşan CHP Uşak Milletvekili Ali Karaoba'da değişimden anladığını tüzük değişikliği ve demokratikleşme olarak ifade etmiş.
Yani tüzüğü değiştirirsek ön seçimle vekilleri belirler hale gelirsek ve üyenin tamamının oy kullanabildiği bir Genel Başkan Seçimi gerçekleştirebilir isek milletin değişim talebini yerine getirmiş olacakmışız. Peki ya Genel Başkan ve MYK Orada değişiklik yok. Ya örgütler Uşak mesela? Aynı merkez ilçe başkanı yine aday aynı il başkanı da yine aday anlaşılan Ali Karaoba'ya kalırsak yani vitrinde bir değişiklik de yok. Keza açıkça taraf ilan etmiş kendisini beyaz listeden yana ve karşı listeyi hazırlayanları da tabi hain adeta. Hainlerin hazırladığı listeler de delege seçilenler kim? Yarın Uğur Dümen adına o delegeden de oy isteyecek elbette. Yani Milletvekili olduğunu unutup il başkanı ve adayı gibi davranmaya devam edecek yersek. Yersek partiyi kendisinin en az dört beş dönem daha vekil olması için dizayn edecek. Bu arada şunu da söylemiş Ali bey açıkça. Ben demiş sarı listenin adayları seçilse de işime bakarım. Ne olur Uşak'a gelmeyiveririm Genel Merkezle aramı iyi tuttum mu yine milletvekili benim demiş. Keza bu yazdıklarım Ali beyin Nurullah Çavuşoğlu'na özel beyanatları değil herkese yakın yaklaşık aynı şeyleri söylüyor CHP'nin Milletvekili.
CHP'nin eski il başkanları eski milletvekili ve milletvekili adayları hepsi de değişim söylemleri öne çıkan sarı listenin başına üşüştüler ve hepsi tek tek üyeyi arayarak delege seçimlerinde sarı listeye oy vermesini istediler. Ne hazin tecelli ki partinin mevcut yönetimi biliyorsunuz beyaz listeyle çıkıp bütün üyeyi arıyor eski vekiller eski il başkanları kim aklınıza gelirse artık Özkan Yalım'dan Dilek Akagün'e İsmet Akın'dan Nafiz Ünal'a, Fuat Yılmaz'dan İsmail Demirel'e o kadar çoklar ki hepsi bir olmuş mevcut yönetimde keza ama üyenin neredeyse yarısını bile sandığa oy vermeye getirememişler. Daha enteresan olanı ne biliyor musunuz? Seçimlerde bir sürü hatayı ard arda yaptığı gibi tabanı demoralize eden çalışmak isteyen insanları adeta dışlayan dirsek yapan ve finalde seçimi de kaybettiği aşikar olan mevcut yönetim üyenin değişim talebine rağmen sarı listeden daha fazla delege çıkarabilmiş durumda. Sarı listeyi oluşturan samimi insanlar hiç eski il başkanı ve milletvekilleri özellikle Fuat Yılmaz ve Özkan Yalım'ı hiç karıştırmasalardı ve üyeyi mahalle mahalle parti de toplayıp üyeyle istişare sonrası şeffaf bir ortam da birlikte oluşturduğu delege listesinin adına sarı liste deseydi inanın delegenin tamamını alabilirdi. Ama Özkan Yalım'ın desteklediği listeye oy vermem ben diyen Fuat Yılmaz veya Dilek Akagün'ün oluşturduğu listeye oy vermem ben diyen çok sayıda üye sarıya (değişime) oy vermek için sandık başına gelip sandık başında oy vereceği liste de sevmediği isimlerin adı geçiyor diye düşünerek beyaz listeye oy verdi. Keza mevcut yönetimin oluşturduğu beyaz listenin de ne fazla işlediği argüman bu oldu üyeye karşı. Kimine Özkan'ın olduğu yere mi oy vereceksin? Diyerek caydırdılar kimine de Fuat'ın.
Tabi bu durumda yani mevcut yönetimin; karşı (sarı) listenin içinde bu kadar üyenin ve halkın tepkili olduğu yıpranmış insan da varken hem üyenin yarısının bile katılımını sağlayamaması hem de delege yarışında böyle kötü imajlı insanların oluşturduğu listeyi kafa kafaya geçebilmesi aslında şapkalarını önlerine koyup adaylıklarını gözden geçirmeleri gerekiyor. Bana göre yapılması gereken yıpranmışlıkla ve artık istenmediği ile yüzleşmeli her iki tarafta ve pırıl pırıl bir merkez ilçe ve pırıl pırıl bir il yönetimi oluşturulmalı ki CHP tabanında çok iyi insanlar var yönetime girmesi halinde partiye çok katkı sunacak. CHP'li Avukatlardan yazarım inanın ben il ilçe yönetimini ki aslında mimar mühendis de çok esnaf ya da sanayici de çok CHP'li ve CHP listelerinde yer verilse siyasete ilgilenip zaman ayırabilecek. Ali Karaoba bu gerçekleri görüp yüzleştirebilir arkadaşlarını sarı listeyi oluşturan samimi arkadaşları da keza. Zaten samimiyetsizler ayrık otu gibi iyice çıktı meydana ve bir etmek çok mümkün partiyi partinin değerlerine hak ettikleri değeri vermek yeterli belki de. Ama sorarsan iki liste de yönetime yazacak adam bulamıyor. Bulamazsınız tabii ki bileşik kaplar gibi düşünmek lazım bu işleri büyük kap olacaksın ki küçük kapları yutabilesin ve samimi olacaksın ki samimi insanları etrafına derneyip, kendine inandırıp etrafına dernediğin insanların içinden iyi bir yönetim oluşturabilesin. Kimse kusura bakmasın ama partinin daha dört başı mamur kadın veya gençlik kolları bile yok. İlçe teşkilatları zaten Uşak'tan beter darma dağın ama arkadaşlar yeniden yetki istiyor. Delege de eğer CHP'liyse gerçekten bir durup düşünecektir herhalde. CHP için hayırlı olması temennisi ile.
Kalemine yüreğine sağlık üstadım. Daha denecek ne var diyeceğim ama çok şeyler var aslında. Ama her konuya ana başlıkları ile değinmişsin.
Bizleri renkler Le bölmek yerine seninde dediğin gibi her mahalle üyelerini kendi hallerine bırakıp çarşaf listede ısrar edilseydi partinin bukadar yıpranmayacağı inancındayım.
Gönül verdiği partide olsa yapıcı eleştirebilen tek gazeteci sın. Bizede yazdıklarının altına imza atmak düşer