Esnafı oda başkanları, mahalleyi muhtar üzerinden gütmeyi daha önce de denediler ama yemedi yemez
Bildiğiniz üzere Özkan Yalım CHP den seçildi seçileli esnafa sanatkar ve sanatçıya adeta illallah dedirtti. Yerel müzisyen ve sanatkarlara karşı savaş açtı ilk önce belediye kültür müdürlüğü üzerinden sonra başta Atapark civarında bulunan kafeler olmak üzere kafe ve restoranların üzerine yürüdü yetinmedi AVM'ler üç harfli AVM'ler derken pazarcı ve tuhafiye esnafını karşısına alan hamleler yaptı, sonra bir duyduk minibüsçü esnafı ile karşı karşıya geldi ve Vali devreye girdi de kriz çözüldü. Sayın Vali ne hikmetse Yalım'ı benim hatırıma ne diyorsa bakın abiniz olarak rica ediyorum diyecek kadar seviyor kolluyor. Böyle bir krizin ortasında mecbur kalmiş da olabilir tabi ama her işi şaibeli her tarafı gizem partisinin de bile meşruiyet vermediği bir belediye başkanına referans oluvermesi de hanesine eksi olarak yazılmış da olabilir. Dönersek konuya bu sefer de tuhafiyeci ve pazar esnafı ile karşı karşıya Özkan Yalım. Neden sebep? Cevap vereyim Atapark a kurdurduğu her anlamda hukuksuz ve her anlamda yakışıksız panayır çadırına tepkili esnaf haklı olarak ve kaldırılsın konu kapansın herkes rutin de işine baksın istiyor.
Belediye salt başkanın inisiyatifi ile yeşil alana seyyar dükkanlar kuruyor bu seyyar dükkanları başka illerden getirdiği sözde esnafa çok ucuza kiralıyor. Tabii Atapark'ta dükkan sahibi gibi olunca cüzi kiraya çadırın içinde daha ucuza mal satılabiliyor. Nasıl olsa algıdan vergiden de kaygısı yoktur ve nasıl olsa yerli esnaf değilsin sat defolu da sat çalıntı mal da sat sat da sat. Yeter ki belediyeye vaad ettiğin kirayı ve kendi yevmiyeni çıkar. Bu arada oluşan gürültü ve görüntü kirliliği de umurun olmasın, oluşan adaletsizlik durumu da umurun olmasın kazancının helal olup olmadığı zaten umurunda olmasın da halkın ihtiyaçlarını sen çadır da gördüğün için işleri kesata giren esnafın hali hiç umurunda olmasın sen kazan. Belediye Başkanı Özkan Yalım tır şoförü olduğu için o mantıktan çıkamıyor belediye yönetimin de. Haris Tır şoförleri yükümü aldım ben yeter demez bulursa yolda bırakılacak başka yük hemen almak ister onuda başka vesayetçi kazansın demez. Ne bulursa yükler yeter ki kasa alsın ve taşınabilsin. Yalım da belediyeyi aynı mantıkla yönetmek istiyor belli ki ama artık dur denmeli.
Dur denmeli dedim çünkü seramik dükkanına fil girmiş gibi olduk koca şehir önüne gelen her şeyi berbat etti ediyor Özkan Yalım. En çok da adalete olan inancımızı ve CHP’ye duyduğumuz saygıyı alt üst etti Özkan Yalım’ın bu tavırları. Yüzlerce belediye çalışanının ekmeği ile oynadı çoğunu nahak yere işten çıkardı. Kafeterya ve restoranlara ağır ceza ve yaptırımlar yükledi ekmekleri ile oynadı şimdi de topyekün esnafın ekmeği ile oynuyor
Çay kahve bile satıyorlar çadırın içinde iyi mi? İyi falan değil ne gıda ürünü satılmalı orada ne süs eşyası nede konfeksiyon malzemesi veya çul çaput? Bu çevre esnafı veya çarşı esnafını hem aptal hem enayi yerine koymak olur ve ekmekleri ile oynamak olur. Sonuçta dükkan kirası veren onlar, tabela vergisi ödeyen onlar işgaliye veren onlar gelir vergisi ödeyen onlar sürekli işçi bulundurmak zorunda kalan onlar. Sen Atapark’ta ucuz ekmek arası köfte sattırır isen lokantacı da olumsuz etkilenir dönerci ve tostçu da mesela.
Demem o ki esnaf çadırı kalksın istiyor ise belediye kaldırmaz ise kendileri toplanır kaldırır demedi demeyin. Ekmeği ile oynarsan esnaf her türlü müdahaleyi kendine mubah görür. Üç gün topluca kepenk kapatsalar ne yapabiliriz? Valilik veya Emniyet mi devreye girip duracak? Özkan Yalım’a yaranmak dışında hiç bir hasletini görmediğiniz her devrin adamı yaşı yetmiş işi bitmemiş esnaf odaları başkanı Atalay Savaş ve Tuhafiyeci odasının tuhaf başkanı Abdullah Can gibi bir kaç oda başkanı ile esnafı bir kaç kayıtsız şartsız CHP destekçisi muhtarı yanına alarak da mahalleleri dizayn edeceğini sanıyor ama büyük yanılgı içerisinde ve bununla çok yakındır yüzleşecek. Keza önceki yazımda da belirttim zaten müfettişlerin de Savcıların da sıkı takibinde Özkan Yalım, Ufuk Uğur ve Cahan üçlüsünün faaliyetleri ki olması gereken de bu zaten. Bunca şaibe ve hukuksuzluk konuşulur iken Devletin 18 yaşında olduğunu hatırlatmasını beklemekten daha doğal ne olabilir? Yanında duranlara hatırlatıyorum İmamoğlu'nun yanında duranlar kimi hapsi boyladı kimi hapse gitme korkusu yaşıyor. Benden söylemesi Devlet uyumaz uyuyor taklidi yapıyor görünse de ve gereğini çok da geciktirmez ifa eder.