Uşak Nurullah Cahan’la Marka Şehir Olur Mu?

Partiler henüz adaylarını belirlemeden önce, yani seçim sathı mahalline girilir girilmez, politika sahnesinin en çok konuşulan ve dikkat çeken ismi olmayı bir şekilde başarabilen ve seçimi kazanması en muhtemel partilerden birisi olan Ak Partinin adayı olarak seçimlerin hiç kuşkusuz flaş ismi olmayı sürdürecek gibi görünen Nurullah Cahan; çıkış sloganı olan Uşak’ı marka şehir etme sözünü tutabilecek mi? Cahan; bu sözü tutabilecek duruş, birikim, vizyon ve cesarete sahip mi? Proje ve kadro olarak hazırlıklı mı?

Adayları seçim arenasında bizzat gözlemlemek, halkla iletişim seviyesini ölçmek, birliği tesis edip edemeyeceğinin tahlilini yapmak, arkasında kitleler sürükleyebilecek bir özgüven ve liderlik vasfına sahip olup olmadığını anlamak ve elbette ki bu hususlardaki gözlemlerimi halka arz etmek üzere Uşak Haber Merkezi yönetimince vazifelendirilen bir köşe yazarı olarak yaklaşık bir haftadır Nurullah Cahan'ı gözlemlemekteyim. Gözlemlerimi aktarmak amacıyla kaleme aldığım yazı dizimin ilkini ilgi ve beğenilerinize sunuyorum.

Kentin kenar mahallelerinde ismi anıldığında o bizim kara yağız çocuk mu? Ya da bizim kara oğlan mı diyerek tanınırlığı tescillenen adeta kenar mahallenin adayı denilebilecek kadar taşrada benimsendiğini ve sevildiğini gözlemlediğim, halkın ev toplantılarında adeta kendilerinden birisi gelmiş gibi bağrına basıp konuk ettiği ismi olan Ak Parti Belediye Başkan Adayı Nurullah Cahan; gerçekleştirdiği ziyaretlerde yaptığı konuşmalarla beklenilenin üstünde bir performans ortaya koyarak göz dolduruyor diye çok rahatlıkla söyleyebiliriz. Zira Dikilitaş Mahallesi'nin fakir bir ailesinden geldiği bilinen, politika sahnesine girdiği günden beri mütevazılığını asla elden bırakmadığı halde, zaman zaman doğru bildiği noktalarda partili arkadaşlarına bile gösterdiği dik duruş ve kararlarındaki ısrarcılığı ile dikkatleri üzerine toplamayı bir şekilde başaran, fikir ayrılığına düştüğü insanları bile tevazusu ile saygınlığını kazanarak ikna eden Nurullah Cahan, katıldığım hemen her ev toplantısında aynı strateji ile ikna kabiliyetini sergilemekte ve bir şekilde katılımcıların nerdeyse tamamının gönüllerini kazanmayı bilmekte diyebilirim. Hatta katıldığı hemen her ev toplantısında onu dinlemek maksadı ile toplantıya katılan halkın %80’ine yakınını kendine oy vermeye ikna etmeden o toplantıdan ayrılmadığını rahatlıkla söyleyebilirim.

Yürüttüğü farklı seçim stratejileri ile şartlara ve duruma bağlı olarak geliştirdiği özel politik manevraları ile kendisinden beklenilenin üstünde bir performansı sergilediğini düşündüğüm Cahan'ı gözlediğim bir hafta boyunca seçimlerin sürpriz ismi de olacağının ve her an farklı sürprizlerle halka çıkabileceğinin işaretlerini aldığımı sizlerle paylaşmak isterim. Zira gerçekleştirmeyi düşündüğü birçok önemli ve özel projesinin var olduğunu, üç ayrı proje ekibinin çalışmalarını sürdürdüğünü, yakın çalışma arkadaşlarından ve kulislerden bilgi olarak edindim. Özellikle kenar mahallelerde çok detayına inmeden paylaştığını gördüğüm ve halkta heyecan uyandıran nitelikte diyebileceğim yerel bazda istihdama ve ekonomik gelişmeye katkı sunabilecek projelerini peyder pey ve vakti geldikçe açıklayacağını tahmin ediyorum. Ayrıca; ne Ak Parti'de politika yapan ve kendisine çalışmalarda destek olan partililere ne de oy istemeye gittiği sade vatandaşa kesinlikle özel söz vermediğini müşahade etmem beni kent politikası adına ümitlendirdi diyebilirim. Kaldı ki hala Cahan'ın çalışma ekibinde kimlerin olacağına dair bir öngörü hususunda hiç kimse hemfikir değil, yani henüz olası seçimleri kazanması halinde yakın çalışma arkadaşlarının ve politikadaki yol arkadaşlarının kimler olacağına dair neredeyse hiçbir öngörü yok. Bu seçimlere kısa bir süre kalmasına rağmen kimseye söz vermemiş olması durumuda Cahan'ın son derece stratejik hareket ettiğini gözler önüne sermeye yetmektedir. Seçimler yaklaştıkça her hafta yeni bir projesi ile Uşak halkını tanıştıracağını düşündüğüm Nurullah Cahan'ın, perde arkasındaki ekibinden bazı kişileri de vakti geldiğinde vitrine çıkaracağını ön görmekteyim. Hatta kendisini yakinen tanıyan ve mesai paylaştığını bildiğim bir partili, Cahan'ın seçimlerden sonra açıklamayı planladığı projelerinin ve kadrosuna katacağı kişilerin olabileceğini söylemiş olması en azından Cahan söz konusu olduğunda böyle beklentilerin olması gerektiğinin altını çizmesi bana Cahan'ın sağı solu olmayan, sabırlı bir stratejist havasında sessiz ve derinden ilerleyecek bir politikacı olacağının sinyalini verir niteliktedir. Süreci aday adaylığını daha ilan etmeden önceden beri en doğru şekilde yöneten, aday adaylığını ilk açıklayan, basını en doğru şekilde kullanan, doğru sloganlar ve emin adımlarla ilerlemek stratejisi üzerine kuran ve çok iyi şekilde yöneterek anketlerde isminin önde çıkmasını sağlayan, halkta kısa sürede karşılık bulabilecek hamleler gerçekleştirerek halkın beğenisini kazanan Cahan, adaylık sürecini de 30 Mart sabahına kadar çok iyi bir strateji ile yöneticiye benziyor diyebilirim. Özel hayatında sade yaşantısı ile dikkat çeken ailesinin vitrinlerden uzak olmayı tercih ettiğini gözlemlediğim, öğretmen olan eşi hanımefendinin politik sahneden ve Belediyeden uzak bir hayat sergileyeceğini öğrendiğim Nurullah Cahan'ın bu yönüyle de çok şanslı olduğunu söyleyebilirim. Zira politikayı yakından takip edenlerden öğrendiğime göre son 20 yılda Belediye Başkanı olan politikacıların eşleriyle ilgili, Belediye personelini ve politik arenayı rahatsız edebilecek bir takım konuların, kamuoyunun gündemine geldiği bilinmekte.

Gözlemlediğim kadarıyla şuna kesin olarak eminim ki Nurullah Cahan'ın Belediye Başkanı olması halinde eşi tam da bir hanımefendiden beklenilebilecek şekilde hareket edebilme kabiliyetine sahip bir insan olarak gerek politika sahnesinde gerekse belediyedeki işleyişte neredeyse hiçbir dâhli söz konusu olmayacak birisidir. Bu kısmı toparlayacak olursak Nurullah Cahan ve eşi aile hayatlarını olması gerektiği şekilde ve olması gerektiği yerde yaşayabilecek sosyal planda örnek alınabilecek mutlu bir aile profilini iki kız evladıyla birlikte çizmekteler şeklinde söylesem abartmış olmam diye düşünüyorum.

Bir sonraki yazımda Cahan’da tespit ettiğim eksikleri ya da yanlışları ve projelerini masaya yatırıp sizlerle paylaşmaya devam edeceğimi ve bütün siyasi partilerin Belediye Başkanı adaylarıyla ilgili gözlemlerimi ayrı ayrı gerçekleştirmeyi ve yine sizlerle her adayı ayrı ayrı değerlendireceğimi belirttikten sonra seçimlere katılan bütün siyası parti adaylarına başarılar diliyor; seçimlerin kentimize ve ülkemize hayırlar getirmesi temennisi ile sizleri Allah’a emanet ediyorum.

Esen kalın...