Bildiğiniz üzere MHP barajı aşamadığı dönemler de yani Alparslan Türkeş’in genel başkan olduğu dönemlerde bile taa Mehmet Kocadüz rahmetlinin il başkanlığından bu yana şehir siyasetinde hatırı sayılır yere sahip olurdu ki bu hatırlayacağınız üzere 1999 seçimlerinde Armağan Yılmaz 'ın milletvekili Ali Erdoğan’ın belediye başkanı olduğu seçimlerde zirve yapmıştı. Milliyetçi Hareket Partisi hem bir milletvekili hem de belediye başkanlığı kazanmıştı ve de ayrıca Banaz ilçesi ve Güre kasabasının da belediye başkanlığını kazanmış idi. Bu konumunu MHP 2009 seçimlerine kadar korudu. Özellikle İbrahim Cevher ve Metin Deniz Savaş’ın samimi ve özverili çabaları Emine Kocadüz gibi aklımıza gelen gelmeyen kanaat önderlerinin verdiği mücadeleler MHP’yi şehir siyasetinde etkin ve söz sahibi kılmış idi. Sonrasında biliyorsunuz 2009 seçimlerini de kazandılar ki eminim Mesut Apaydın ‘ın aday yapıldığı bir zeminde kimi koysalar kazanacaklardı.
2009 seçimleri teşkilat yapısı ve Ocak çok güçlü idi çünkü. Bahçelinin cemaatle mücadeleye girişmesinin ardından ilk reaksiyon Ali Erdoğan dan gelmişti ve Ali Erdoğan partiden ihraç edilmişti. Bu ihraç tabii ki partinin büyümesinin partilinin gelişim sağlamasının önüne geçmişti belki ama partiye çok zarar vermediği gibi partiyi halk gündeminden hiç düşürmedi. Zira o dönem kadın kolları başkanı olan Emine Yıldırım partiye çok ciddi bir ivme kattığı gibi sürekli aksiyon halinde ve hep vitrinde gündem de idi ki vitrini de gerçekten güzelleştiriyor idi partide. Alpay Özgür de belediye meclisinde en kalabalık gruba sahip grup başkanı olarak fena işler çıkarmıyor idi derken hatırlarsınız Uşak Haber Merkezi ekibinin de özel desteğini alan Özgür il başkanı olmuştu. Hatta hatırlarsanız kendisine MHP’nin sunduğu belediye başkanlığı fırsatını ciameatın adamları ile (halen hapiste olan Hazım Sesli) fotoğraf vererek ve onlardan finans edindiği dedikodularının önünü açarak tepmişti. Her hatasına ve Ali Erdoğan’ın da dolayısıyla cemaatin de son dakika kendisini satıp Cahan’a destek açıklamasına ve Nurullah Cahan’la ilgili vaat edilen bombayı seçim haftası patlatmayıp Cahan’ın önüne koymayı ve onu yola getirip ona destek olmayı tercih etmesine rağmen MHP hatırı sayılır oy almıştı ve Ak Partinin birinci olduğu bir zeminde hayatımda gördüğüm en saçma aday olan Bülent Yazgan’a açık ara fark atmıştı. Gelin görün ki Özgür’ün haris ve kendini beğenmiş tavırları sadece kendisinin sonunu değil partisinin dağılma evresini de hazırladı ve parti sadece seçim kaybetmedi taban büyük hayal kırıklıkları yaşadı ve kimseye güvenemez oldu. O gün bu gündür de MHP de işler hiç iyiye gitmedi hep geri gitti. Bir dönem Muhterem Kuruçay il başkanı iken gündemde tuttu partiyi ama o da yine bu sefer metöcüler diye anılan Cahan ve tayfası ile ilişkilerini saklayamadı ve izah da edemedi ve partide beklenen heyecan taban da bir umut belirmedi maalesef.
Çok detaya girmeyeceğim yazıların uzunluğundan çok şikayet alıyoruz sizler takipçilerimiz olarak hafızanızı tazeleyin ve MHP’nin geçmişini şöyle bir gözden geçirin. Bir de elinizi vicdanınıza koyun yanıtlayın kendiniz Metin Deniz Savaş a dönemin Fetö’cü medyası ile emniyeti ile savcılığı ile taarruz ederken en yanında biz vardık veya mesela İbrahim Cevher il özel idaresindeki ve il genel meclisindeki çetevari oluşumlar ile mücadele ederken kimden destek görmüş? Alpay Özgür e verdiğimiz destek bütün şehrin malumudur taa ki Hazım Sesli ile fotoğraf verip onların ağzı ile konuşmaya başlayıncaya değin. Dün bir MHP’li arkadaşım aradı dedi ki sizin genel merkez bağlantınız varmış? Öyle konuşuyordu falan MHP’li. Şimdi ismini vermeyeceğim o arkadaşın ama son yazımda eleştirdiğim arkadaşların yakın çevresinden çıkmış bu dedikodu. Evet bizim partilerin genel merkezleri ile de zaman zaman kontağımız olur ve genelde onlar bizimle temasa geçerler bir vesile. Özkan Yalım'ın bizzat Kemal Kılıçdaroğlu'nun davetini getirdiğine de şahidim Ak parti milletvekili ve meclis istihbarat komisyonu başkanı iken Mehmet Altay’ın Sayın Cumhurbaşkanının talimatı ve selamı ile geldiğini de keza biliyorum. MHP Genel Merkezi’de muhakkak bizden haberdardır ki İyi Parti Genel Merkezi ile de var temaslarımız mesela Zafer Partisi ile de her partinin genel merkezinde kontağımız olsun da isteriz olsa söyleriz de saklama gereği duymayız özel özel saklayın denmedikçe bize ama MHP genel merkezi bizimle neredeyse hiç teması olmayan tek partidir diyebilirim rahatlıkla.
Güya bizim yanımızda konuşulanı genel merkezde bir kliği biz haberdar edermişiz. Biz gazeteciyiz muhbir olanları duyuyoruz arkadaşını haklı haksız genel merkeze gammazlayanı da ama bilinsin ki bizim genel merkezle en ufak bir bağımız ve bağlantımız yoktur ekipçe. Kaldı ki Genel Merkezin ne kafa yaşadığı bizi ilgilendirmeksizin biz MHP camiasının tamamını kardeş biliriz ve öyle görürüz ki yıllardır gazeteciyiz bazen genel merkezi bazen kendilerini hatta Genel Başkan Bahçeli'yi açıkça eleştirdiğimiz halde kardeş kardeş geçiniriz yıllardır. Anlarlar bizi bilirler gazetecinin halini. MHP’li gözüküp tarikat ve cemaat reklamı yapan, Atatürk dünyanın en büyük Türk milliyetçisi iken ve Türk milletine en fazla hizmeti dokunmuş bir Türk büyüğü iken Atatürk düşmanlığı yapan bir kaç isim hariç tabi. Bilirsiniz Atatürk'ü sevmeyen Türk milliyetçisi olamaz Türk milliyetçisi olmayan ülkücü zaten olamaz. Vatanı Atatürk kadar seven mi var milleti Atatürk kadar seven mi var ki oturup onu yargılasın hatta ona hakareti kendinde had görsün? Dünya Atatürk'ün önünde eğilir iken Kuva-i Milliye şehrinde sayıları bir elin parmağı kadar da olsa meczup Atatürk düşmanlarının yaşıyor olması üzücü tabi bu da ayrı bir konu. Bizim genel merkez kontağımız olduğu algısı yaymaya çalışanların gayesi bize gizem katmak ve MHP’nin bizden ve gazetemizden istifade etmesini önlemek ki oturduğumuz bütün MHP’liler kabul ediyor mevcut hareketlilik ve heyecana katkımızın çok olduğunu. Daha geçen MHP belediye meclisi üyesi de olan kardeşim Harun Güvenç’le ofisindeki buluşmamız da dile getirdi bu gerçeği sağ olsun ve hakkımı teslim etti yazmaya devam et MHP yi ve kulislerini hareketlenme umut verici dedi.
Biz kubbeyi bağlayalım yazı uzadı. Demem oki MHP bu sefer 2010'lu yıllardaki rüzgarı ve havayı zorluyor gibi görünüyor geçtiğimiz günlerde bütün eski ocak başkanları geldi ziyaret etti çiçeği burnunda il başkanını makamında ve destek ilan ettiler ve parti hep ana baba günü gibi değil belki ama eskisi gibi değil gelip giden çok partiye ve hep ana baba günü gibi olmaya aday. Keza ana baba günü gibi diyebileceğimiz günü de çok yaşıyor MHP binası son günlerde. Geçtiğimiz günlerde İzmir’de gerçekleşen bölge toplantısına da hayli kalabalık gitmiş MHP Uşak il ilçe başkanlığı. Bölge toplantısına dair de başka konularda da aktarımım olmaya devam edecek bugünlük bu kadar diyorum saygılar sunuyorum.