Bir kent içinde yaşayanları bakımından onların dış dünyaya açılan aynası hükmündedir. Elbette Uşak; fert fert bütün Uşaklılar olarak hepimizin aynasıdır. Lakin bu ayna, öncelikle yöneticileri özellikle de Belediye Başkanını yansıtmaktadır. Yani aslında bir kent, kendisinin Belediye Başkanı'nın karakteristik özelliklerini, estetik anlayışını, dünya görüşünü, ufkunu, vizyonunu dış dünyaya gösteren bir pencere vazifesi ifa etmektedir.
Ayna zannedildiği gibi yalnızca parlatılarak cam haline getirilmiş gümüşün arkasına sır denilen bir perde konulmasının ardından oluşan ve baktığı yönü yansıtan bir cam parçası değildir. Evet, cümle ayna denilince akla ilk gelen ve en bilindik tanımdır. Fakat, aslında yeryüzünde var olan her nesne, başka bir nesnenin, düşünce ya da duygunun veya oluşun yansıması görevini bilerek ya da bilmeden yerine getiren bir aynadır. Bilindiği gibi dünya bir diğer adıyla âlemdir. Âlemde delil ya da kanıt manasındadır. Dolayısıyla demem o ki dünya, Rabbil âleminin bir aynası, varlığının bir delili hükmündedir. Onun için büyükler deprem, sel gibi afetleri Allah’ın gazaplanmasına; yağmur, bolluk gibi nimetleri de Allah’ın rahmetine bağlarlar. Nasıl ki Allah’ın tasarrufu altındaki dünya hem Allah’ın varlığının delili hem de aynası hükmündeyse, Belediye Başkanı'nın tasarrufuna verilen bir kentte Belediye Başkanı yapılan kişinin delili ve aynası hükmündedir.
Yazdığımız köşe yazıları aslında bizlerin birer aynası hükmündedir. O halde yazının daha açık, duru ve anlaşılabilir olması bakımından örneklendirerek meramımı pekiştirmem gerekiyor diye düşünmekteyim. Kent nasıl bir Belediye Başkanına ayna tutar ya da kentin hangi realiteleri bize o kentin Belediye Başkanı'nın hangi yönünü ya da özelliğini yansıtır. Örneğin bir Belediye Başkanı'nın kendi iç dünyasında kavgalı olup olmadığının en bariz göstergesi, o Belediye Başkanı'nın tasarrufunda bulunan belediye personelinin halk ile olan diyaloğunda gizlidir. Diyelim ki şayet zabıtalar ile Pazar yeri esnafı problemli ise ya da Fen İşleri Müdürlüğü elemanlarının kendi sokaklarında çalışması sokak sakinlerinde bir tedirginlik ya da huzursuzluk sebebi oluyorsa veyahut ta faraza Belediyeye su yatırmaya gelen insanlar veznede ki memurla ya da personelle kavga ediyorsa, biliniz ki bu durum o Belediye Başkanı'nın iç dünyasında kendi kendisiyle kavgalı bir insan olduğu anlamına gelir. Yani Başkanın tasarrufunda bulunan belediye personeli, bu yönüyle Belediye Başkanı'nın aynası hükmündedir. Şehir merkezinin içerisinde bulunan yollarının dar, çukurlarla dolu olması veya kaldırımda yürüyen bir yayanın ansızın kaldırım üzerine park edilmiş araçlarla karşılaşması veya kaldırımların yayanın kullanamayacağı şekilde işgal edilmiş olması yada engelliler için dizayn edilmiş yürüyüş yollarının bulunmaması, o kentin Belediye Başkanı'nın yeterince nazik bir insan olmadığının göstergesidir. Yani kentin yolları, kaldırımları, trafıği, o kentin Belediye Başkanı'nın nezaketini ortaya koyar niteliktedir. Şayet bir kentte yeşil alanlar sosyal tesisler yeterince ayrılmış ve canlı tutulmuş ise bu durum, o kentin Belediye Başkanı'nın gençliğe ve geleceğe verdiği önemi gösterdiği gibi aynı zamanda kendisinin de umut ve hayat dolu bir insan olduğunun delilidir. Bir kentin otopark sorunu var ise, Belediye tarafından yaptırılmış, kendi kültürünü yansıtan dinlence ve eğlence mekânları yeterli değilse şayet, o kentin Belediye Başkanı misafirperver bir insan değildir hükmünün çok rahatlıkla verebiliriz. Ressam, müzisyen, heykeltıraş, edebiyatçı gibi sanatçıların sıklıkla sergi açtığı, Belediye destekli etkinlikler ve çalışmalar gerçekleştirdiği, sanatçıların kendilerini verimli ve huzurlu hissettiği bir kentin Belediye Başkanı'nın sanatçı ruhlu bir insan olduğunu söylesek yanılmış olmayız. Mesela; Pazar yerleri nizamıyla, iltizamıyla, gerek Pazar yeri esnafının gerekse alışverişe gelen halkın huzur ve memnuniyetiyle Belediye Başkanı'nın ticaret anlayışını ortaya koyan birer ayna hükmündedir diyebiliririz. Bir Belediyenin istihdama katkısı, sosyal projelere verdiği önem, fakire fukaraya sağladığı destek, o Belediye Başkanı'nın keremine ve şefkatine ayna tutar niteliktedir diyebiliriz. Şayet bir kentte Belediye, sosyal projeler üretmiyorsa, istihdama katkı sağlamak gibi bir dert ile dertlenmiyorsa, yoksul yetim şehit ya da gazi yakını gibi ihtiyaç sahiplerine yönelik yardım ve destek projeleri uygulanmıyorsa; o kentin Belediye Başkanı'nın kerem ve şefkat yoksunu, cimri, halden bilmez ve gaddar bir kişilikte olduğunun yansımasıdır. Bir kentin hava kirliliğinin oranı, cadde ve sokaklarının temizliği, o kentin Belediye Başkanı'nın, günlük hayatta vücudunun ve yaşadığı mekânların temizliğine verdiği önemin bir tezahürüdür. Şehrin çevre yolunu kullanan yolcuların seyahat sırasında gözlemleme imkânı bulduğu bölgelerde (İzmir-Ankara asfaltı veya çevre yolları gibi) bulunan binaların dizaynı ve düzeninden, (örneğin tamamı bahçeli nizam şeklinde planlanmış eşit yükseklikte binalar) çevre düzenlemesinden( yol kenarlarında ve refüjlerde bulunan estetik görüntü), Başkanın kendi dış görünüşüne, karizmasına verdiği özeni gösterir. Örnekleri çoğaltmak her ne kadar mümkün ise de okuyucularımın ufkuna olan güvenim sebebiyle bu kadarını yeterli buluyorum.
Sonuç olarak yazı dizimin bu bölümünde bürokrasi ve politika dünyasındaki yöneticilerimize tarihi kültürel bir mirasın üzerinde oturan ekonomik ya da sosyo-kültürel olarak geri kalmışsa da, medeniyet ve insanlık bakımından birçok kentten önde olan yaşadığımız kent Uşak’ın hepimizin bir aynası olduğunu hatırlatmak istedim. Bütün aynalar karşılarında var olanı olduğu gibi dünyaya yansıtırlar. Sanat Tarihi mezunu bir Uşaklı olarak yazımda sanata ve sanatçıya verdiğim önemin okuduğum bilim dalından kaynaklı olmasına mal edilip mazur görülmesini talep ediyorum.
Dünyaya yansıyan yüzümüz olan bu kentin, bizlerden daha önce yöneticilerimizin aynası olduğunu hatırlatarak kentimizin aynamız olduğu idrakı ile hep birlikte kentimize değer vermemiz ve el birlik güzelleştirmemiz temennisiyle her şey gönlünüzce olsun mutlu kalın...
Kentin Kendisine Ayna Olduğunun Farkında Bir Belediye Başkanı İstiyoruz!
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

uşaklı 2 11 yıl önce
geç edebiyatı pınar artık yemiyor bu millet yandaş sözde yazarların yazılarını önceki sayfalarda boy boy fotoların var akp lilerle

uşaklı 11 yıl önce
güzel yazı yazmış,ama sözde bunlar..ak partili olduğun için onu öne çıkarıyorsun....uşaklı muhalaefet edecek birisi lazım....boş değil hakkını arayacak....undan çeşit çeşit ekmek yapacak insan lazım...

takipçi 11 yıl önce
pınar hanım gene müthiş bir yazı olmuş. benzetmeler ve önermeler çok güzel. bunları yansıtabilen bir kişinin olması temennisi ile
keşke ayna karşısında kendisindekini yansıtacak ikinci bir ayna bulsa, keşke aynada yansıyan kenti ayna da başka bir ayna vesilesi ile kainata yansıtsa, işte o zaman seyredin siz asıl aynada yansıyan güzelliği.